Ramazan davulcusu 3,5

-Baba sen davulcu da mısın hala. Annemi tanımıyor musun? Poposu büyük sadece

-Serkan evladım getirme beni oraya. Canım burnumda zaten

-Babama kızmıyoysun ama...

-Ay kıyamaaammmm. Adam hasta evladım. Görmüyor musun, süzülmüş. Kaşık kadar kalmış. Vah vah vah...

-Annecim 181 kiloya düşmüştüy anca. Ne kaşığı bu, anlamıyoyum ki ben...

-Neriman karıcııımmmm. Biraz su lütfen.

-Ben vereyim babacım.

-Kızım... Ne hakikatlisin...

-Öyleyim değil mi Erol Bey? Ay baba... baba...

-Erol kim kızım?

-Sizi iyileştiren doktor babacığım. Dilim sürçtü de bir an için...

-Heheheheh dili süyçmüüşşş

-Efendim, siz bir tıp mucizesisiniz sizi kutluyorum. Bravo

-Rica ederim. Benim için küçük, insanlık için büyük bir kepçeydi...

-Baba küçük diyoysun da, battal boydu o. Sanayi tipi...

-Küçük olmasaydı şimdi evde oturuyordum anasının oğlu. Bir kerede mantıklı konuş yahu. Pireyle beni yalnız bırakmanı unuttuğumu sanıyorsan aldanıyorsun. Bak sinirlendim gene.

-Anneee babama bişi söyley misin, beni aleni olayak tehdit ediyoy...

-Hulusi el kadar çocuk, ne yapabilirki elin piresine? Aaaa kıyamaaammmm

-Elin piresi işte. El kadar pireden korktu teres.. Off yaa ter bastı bak sinirden. Hanım söylesene ordan on dürüm...

-Ne dürümü beyefendi? Kolunuzda serum var. Bu durumdayken katiyetle yemek yiyemezsiniz.

-Höööyyytt .... Öldürmek mi istiyorsun sen beni. Ne o saçlar inek yalamış gibi? Clark Gable’ ın Samatya şubesi misin sen? Parası neyse vereceğiz kardeşim.On tane dürümle adam mı ölürmüş? Hem keyifsizim bu aralar, tıkanıyorum...

-Hayır efendim, bilakis yaşamanızı isiyoruz. İstirham ediyorum.Burada yetkili benim.

-Sen önce o eli bi indir...

-Efendim ellerim cebimde teessüf ederim. Nasıl bir lakırdı o.

-Aaaa önlüğünün koltuk altı mı yırtılmış? Kaldır bakayım kolunu.

-Bakayım. Yooo yırtılmam...

-Sen önce o eli bi indir.

-Ama.. ama...ama...

-Heheheeh doktor şasi yaptı... Kızım açıver ordan iki serum, bastırsın. Açlıktan öldürecek bunlar beni. Nerede kaldı dürümler?

-Baba ama, doktor Erol Bey dedi yaaa....

-Başlatma doktorundan beeee. Zaten canım burnumdaaaa. Tieeeeeyyyyytttt. Eşkiya mısınız lan başıma? Serum diyorsam gelecek o kadar. Tieeeeeyyyttt.

-Hemşire, ivedi olarak, bin miligram morfin enjekte ediniz. Hasta kontrolden çıkıyor.

-Doktor Bey halihazırda ikibin miligramı zerketmiştik vücuduna. Bu bir fili bile uyutur.

-Beyefendi de ziyadesiyle bir hay...fil... tosun gibi maaşallah... Acele ediniz.

-Laayyyynnnnn iğneylen mi korkutacaksınız beniiiii. Ben vaarr yaaaa. Aaaahhhhahahahah. Hayat ne güzel ne hoş haydi durma kırlara koş.

-Doktor bey, ne yaptınız kocama?

-Telaşa mahal yok hanımefendi. Şu anda sakinleşti.

-Trallallaaaaa davulun sesi mi bu uzaktan hoş geleeeennnn. Davulcuuuuuu. Geliyorruuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuuu

-Baba duy, penc... Düştüüüüü