Ramazan notları

Sevgili Günlük,

Sıcak, uzun ve sigarasız geçen Ramazan günlerinde yazamadım, kusura bakma. Yazacaklarımdan değil de yazmak istediklerimden korktum. Seni uzun bir süre ihmal ettim kusuruma bakma. Tamam, lütfen sayfalarını karartma, bundan sonra daha sık hislerimi seninle paylaşacağım, söz!

Sevgili dostum Günlük, bugün ayrı kaldığımız süre içinde notlarıma takılan başlıkları seninle paylaşacağım:

YAZAR: B.bakanımız Şangay Beşlisine (Çin, Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan ve Özbekistan) katılmak isteğimizi Rusya Devlet Başkanı Putin’e şaka yollu iletti.

GÜNLÜK: Harika böylece bizi ciddiye almayan AB ve ABD pabucun pahallı olduğunu, ne kadar ufku geniş bir B.bakanımız olduğunu anlamışlardır böylece.

Y:Başta ben de böyle düşünmüştüm, fakat ertesi gün gazetelerde ABD Başkanının, bizim B.bakanla telefonla konuşurken resmini yayınladı ABD resmi makamları: Obama elinde koca bir beyzbol sopası tutuyordu.

G: Moralini bozma, herkesin tuttuğu kendine.

Y: !! ?

*      *      *

Y: Modern dünyanın gösterisi Olimpiyatlar Londra’da yapıldı. Güreş ve Halterde sıfır çektik (güreşte alınan bir bronz bana göre sıfırdır), Atletizm ve Tekvando’da 2 altın ve 2 gümüş madalya kazandık. Adını bile telaffuz etmekte zorladığımız devşirme sporcularımız yok oldular.

G:Geçen Olimpiyatta Elvan ile başarılı olan bu model niye tutmadı?

Y:Tam olarak bilemiyorum, herhalde devşirdiğimiz sporculara verdiğimiz isimlerde hata yaptık. Polat ismi tutmadı, bundan sonrakilere sırasıyla Memati, Ali Memati, Abdülhey, Hürrem, Hafsa, Damat İbrahim veya Pargalı gibi isimler koyacağız.

G:Kendilerine Atatürk’ün Kızları diyen voleybolcu ve basketbolcu kızlarımız ne yaptı?

Y:Ellerinden gelenin en iyisini yaptılar fakat onlar baştan kaybetmişlerdi zaten.

G:Nasıl yani?

Y:Kendilerine uygun gördükleri sıfat yanlıştı, ‘’Atatürk’ün Kızları’’ yerine ‘’Ustanın Sultanları’’ ve ‘’Potanın AKları’’ deseydiler madalya garantiydi. Üstelik bu ülkenin kızlarına da kötü örnek olmanın alemi yoktu.

G:!! ?

*      *      *

Y: Akdeniz’de düş(ürül)en uçağımızın sorumlusu bulundu bu arada.

G:Kesin Suriye’dir.

Y:Yurtdışında da bir sorumlusu var mı, bilmiyorum fakat yurtiçindeki sorumlusunu G.kurmay Başkanımız sonunda mahkemeye verdi: Gazeteci Cüneyt ÜLSEVER. Böylece şehidimizin kanı yerde kalmadı ve kendisine çapsız diyen ÜLSEVER’e karşı çapını gösterdi.

G:!! ?

*      *      *

Y:Maalesef Şeker Bayramı tüm ülkemize zehir oldu. Mayınlar, Bombalı araçlar, trafik kazaları, sözde milletvekillerinin teröristlerle kucaklaşması, bir diğer milletvekilinin bu ülkenin gençleri! tarafından kaçırılması, eve dönüş çilesi ağzımızın tadını tamamen kaçırdı. Şehitlerimiz yüreğimizi kanattı, ama ateş düştüğü yeri yaktı, Meclis büyük ustanın istememesi nedeniyle toplanamadı bile.

G:Bu arada Usta! ne yaptı?

Y:Ne yapsın görünüşte Onuncu yıl Marşı ile fakat özünde Atatürk ve Cumhuriyetle savaştı. 7 yılda 2,5 milyar TL.na (ihale bedeli 500 milyon TL idi) yapılabilen 22 km.lik metro hattını açtı.

G:!! ?

*      *      *

Y:Süper (kendimize süper) Kupayı bu sefer Fenerbahçe’yi yenebilen Galatasaray kazandı.

G:Galatasaray’lı sporcular çok sevinmiştir herhalde.

Y:Çok sevindiler, sevinçlerini son on yılda futbolda çıkarabildiğimiz tek değer olan hakemin üstüne yürüyüp, yakasına yapışarak kutladılar

 G: !! ?

*      *      *

G:Yeter lütfen, yazdıkların bana ağır geldi.

Y:Ağır gelmesin, bunlar daha bir şey değil sevgili günlüğüm. ‘’Ben seni aç bırakmış olabilirim, fakat babasız bırakmadım’’ diyen liderin kötü; ‘’Ben seni babasız, oğulsuz, nişanlısız, kınalı kuzusuz bırakabilirim fakat seçim önceleri makarnasız, kömürsüz kesinlikle bırakmam’’ diyen sözde liderin USTA olduğu ülkemde daha yazacak çok şey var.

G:Bu arada halkımız ne yaptı?

Y:Yalova Topçular’dan Eskihisar’a geçip, Fatih köprüsünü aşmaya çalıştı, İzmir’liler hariç.

G:İzmir’liler ne yaptı?

Y:Kendine emanet edilmiş iki vatan evladının şehit olması üzerine, bayrağını alan terörü lanetledi, taksiciler kan vermek isteyenleri bedava taşıdılar.

G:Eee boşuna Gavur İzmir dememişler

Y:!! ?