Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Temmuz '12

 
Kategori
Cinsel Sağlık
 

Ramazanda Cinsellik

Ramazanda Cinsellik
 

Sağlıklı cinsellik toplumun sağlığıdır.


Ramazan'da cinsellik, hep aklı kurcalayan bir sorudur. Ramazan ayının yaklaşmasıyla alevlenen “Ramazan'da cinsellik” konusuna, bende bireysel mutluluğun topluma yansıması adına değinmek istedim bu yazımla.

Bilindiği üzere cinsellik ülkemizde hala bir tabudur.  Cinsellikte topluma hâkim olan abartılmış ayıp, yasak ve günah kavramları, kişinin nikâhlı eşiyle yaşadığı normal cinsel ilişkileri bile gölge altına alabilmektedir. Ramazan ayında cinsellik çok yanlış bir şekilde, sanki bir suç, bir günah ya da çok kötü bir eylemmiş gibi algılanabiliyor ve bu da cinsel dengenin bozulmasına yol açabiliyor. Cinsel dengenin bozulmasıyla sadece cinsel hayat değil, toplumsal yapımızı bir arada tutan saygı, güven ve en önemlisi sevgi kavramı da olumsuz etkilenebiliyor. İyi dengelenmiş bir ilişki hiç kimsenin ruhsal, düşünsel, duygusal veya cinsel olarak diğerine hükmetmediği bir ilişkidir. Günümüzde çiftlerin cinselliğinin dengeli olmaması durumu, sevgisizliği, saygısızlığı ve birbirine güvenmeyen bir toplumu oluşturuyor. İlişkilerimiz sevgi ve denge durumundayken, cinselliğimizde sevgi dolu ve dengeli olmalıdır. Yaklaşan Ramazan ayının; sevgiyle, huzurla, güvenle, yardımlaşmayla ve şefkatle, Türk insanını ihtiyaç duyduğu bu alanlarda desteklemesini ve cinsel hayatlarında dengeli bir alana taşıması gerekir. Birlik ve dayanışmanın pekiştiği, insanlarımızı birbirine daha çok yakınlaştıran, günlük kaygı ve sıkıntılardan uzaklaştıran, yardımlaşmaların arttığı, barış, kardeşlik ve hoşgörünün yaşanmasına neden olan Ramazan ayı; geleceğe olan güvenimizi tazeleyen çok özel günlerdir.

Bu nedenle Ramazan ayının yarattığı birlik ve dayanışma alışkanlıklarıyla, başta cinsel hayat olmak üzere, tüm yaşamda iyiye ve güzele yönelmek gerekir. Türk halkının daha sağlıklı ve mutlu bir cinsel yaşama sahip olması, cinsel sorunlarımızın aşılması, bireyin ve ailenin cinsel sağlığının iyileştirilmesine katkıda bulunma, cinsel konularda bilgisiz ve eğitimsiz hızlı nüfus artışına engel olma, temel insan haklarından olan cinsel sağlık, aile planlaması, üreme sağlığı ve eğitimi konularında hepimize her geçen gün daha fazla görevler düşmektedir.

Dünyada ve ülkemizde zaman zaman meydana gelen doğal afetler, terör savaş ve cinsel yolla bulaşan hastalıklar sonucu birçok insan hayatını kaybetmiş, yaralanmış veya yakınını ve yuvasını kaybederek ortada kalmıştır. İnsanlığın yardımlaşma duygusu bu olaylarla ortaya çıkmaktadır. Bu hatırlayış, Ramazan ayında dargınlıkları, kırgınlıkları bir yana bırakarak barış ve hoşgörü içerisinde, sevgi ve saygı ile bizi, birbirimize daha sıkı bağlamalıdır. Yoksullara, öksüz ve yetimlere, düşkün ve yaşlılara, huzurevi sakinlerine, engellilere, sokak çocuklarına, şehit ailelerine, öğrencilere, gurbettekilere, hastalara ve ilgiye muhtaç herkese Ramazan ayının güzelliklerini yaşamanın ve yaşatmanın küçük bir fırsatını sunmamız gerekiyor.

Ramazan ayının cinselliği yasaklamadan kalpleri arındırmak için bir fırsat olmalıdır. (Bakara, 2/187) ayetinde yazıldığı doğrultuda, oruçluyken cinsel ilişkiden kaçınılmalıdır. Ancak; iftarla imsak arasında ilişkiye girilebilir. Ruhsal ve bedensel bir arınma yaşanması gereken Ramazan ayında cinselliği yasaklamak yerine; gönüller ve beyinler arındırılarak huzurlu ve dengeli bir ruh hali yaratılmaya çalışılmalıdır. Doğadaki bütün canlılara şefkat ve merhamet esasının egemen olması gereken Ramazan ayı boyunca, sağlıklı ve mutlu bir cinsellik yaşanabilir.

Kişi beynini kapatarak duygularına odaklanabilir, endişe, korku ve kaygılarını bir tarafa bırakarak anın tadını çıkarabilir. Çünkü insanın maddi ve manevi gelişmesinin yanı sıra ruh ve beden sağlığının korumasında önemli bir yer tutan cinsellik; İslam dini tarafından, insan doğasının en temel ihtiyaçlarından biri olarak görülmüştür. İnsanlar için cinsel arzu ve istekler; açlık, susuzluk gibi doğal olgulardır. Bu nedenle arınma ve arındırma ayı olan Ramazan'da, insanlar cinselliği yasaklamadan; gönüllerini, kalplerini ve beyinlerini arındırmalıdır. İçlerindeki kötü duygu ve düşüncelerden kurtularak olumsuzlukları bir kenara bırakmalı, cinsel yaşam ve partnerleriyle ilgili iyi düşüncelere sahip olmaya gayret etmelidirler.

İftar sonrası tokluk hissiyle beraber cinsel isteğin artması sık rastlanan bir durumdur. Çünkü insanın temel dürtüleri olan yemek, içmek, barınmak, korunmak ve cinsellik bir zincirin halkaları gibidir. Ancak aşırı yemek yiyerek, tok karnına veya soğuk içecekler içtikten ya da dondurma yedikten sonra cinsel ilişkiye girmek sağlıklı değildir. Hazımsızlık ve soğuk yiyecekler cinsel enerjide dengesizliğe yol açabilir. Aşırı tok karın performans düşüklüğünden başarısızlığa kadar birçok cinsel soruna neden olabilir. Bu nedenle uzmanlar iftardan hemen sonra cinsel ilişkiye girilmemesi gerektiğini söylüyorlar.

Mutluluklar ve sağlıklar dilerim.

Nizamettin BİBER

Uzman İnşaat Mühendisi 

 
Toplam blog
: 887
: 2743
Kayıt tarihi
: 06.06.12
 
 

Yeni dünya düzensizliğinde insan olmaya çalışan ve okuyarak ne kadar cahil olduğunu gören, olayla..