Randevuevinde 8 Mart

Haberde ‘1994 yılında bir kızı korumaya aldığı için ‘yılın annesi’ seçilen Fatma Derin’in kızının ihbarı üzerine fuhuştan yakalandığı’ belirtiliyor.

1) Tecavüze uğrayan bir kıza sahip çıkan bir kadın aslında randevuevi işletmecisi çıkıyor.

2) Bu kadın gündemimizin sıcak maddesi olan başka bir olayı da çağrıştırıyor; çünkü türbanlı. Yani randevuevi işleten türbanlı bir kadın... Üniversiteye girip girmemesi ülkede birinci tartışma konusu olan türban, randevuevine çoktan girmiş bile. Kamusal alan değil mi randevu evleri, genelevler?

3) Bir başka ilginç noktaya takıldım ben. Daha önce 15 kez kayda geçen ve önceki gün kızının ihbarı üzerine polis tarafından gözaltına alınan Fatma Derin ile 5 kadın, ‘8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle toplandıklarını ve fuhuş yapmadıklarını’ ifade ettiler.

Ey benim güzel ülkem.

Kadın sadece erkekler tarafından istismar edilmiyor ne yazık ki. Bazı kadınlar da kadının bu halde kullanılmasından sorumlu.

Bu haberden yola çıkıp aslında genelevlerdeki kadınların 8 Mart’larını düşündüm. Seks işçilerinin kadınlıklarından arta kalanlarıyla bu günü kutlayıp, kutlamadığını merak ettim. Fahişeliği sevmiyorum fakat fahişelere aynı nefreti beslemiyorum. Çoğunun isteyerek değil, birilerinin kurbanı olarak orada bulunduğunu düşünüyorum çünkü. Yaptıkları işe değil, ama insanlıklarına saygı duyuyorum. Kanalizasyon işçisi gibidir çoğu. Pis bir işle uğraşan emektarlardır.

Erkeklerin kirli yeraltlarından maden çıkaran, eli yüzü maden boyası kadınlar...

Erkeklerin utanç duyması gereken bir yerdir iş yerleri. Erkeklerin adilikleri onları meslek sahibi yapar. Bu yüzden genelev, bir kadın pazarı değil, erkek marketidir. Erkeklik alınır satılır pembe boyalı florasan lamba ışığında. Fahişelik, kadının değil erkeğin düşkünlüğüdür esasında.

Erkekler, heyecanlanır, terler, gözleri döner adeta, kadın ise alaycı bir gülümsemeyle dalga geçer erkekliğimizle... Kadının erkeği becerdiği tek yer derim, genelevler.

Fahişelerin 8 Mart kadınlar gününü kutlarım.

Alizarin’den sevgilerle...