Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

AYFER AYTAÇ GAZETECİ YAZAR

http://blog.milliyet.com.tr/ayferaytac

17 Mart '18

 
Kategori
Güncel
 

Rasûlullah Efendimizi Mahcup Etmediler

Rasûlullah Efendimizi Mahcup Etmediler
 

Çanakkale İstiklal uğrunda, namus yolunda can veren Mehmed'in yattığı yerdir


Ey yurdumun savunması için şehid olmuş askerim! Seni anlatabilmek için Mehmet Âkif Olmak isterim… Mehmet Âkif’i de yazdıklarını okuyarak anmak değil, yazılarındaki mânâyı doğru anlamak gerekir derim.

Velhasıl Âkif değilim, kalemimi coşturup isimlerinize “Bir hilal uğruna” diyerek, destan yazamam. Necip Fâzıl değilim, iki cümlede şanlarınızı şahlandıramam.

Ne yapayım? Her yurt severin yaptığı gibi; sizlere duyduğum minnettarlıkla, cennete göçmüş ruhlarınıza Fâtiha göndererek, gözlerim nemli, dilimden âminler dökülerek, sizi hürmetle, rahmetle anayım. Vefa dolu kalbimle sizlere samimi sevgimi aktarayım. Sizler ki canlarınızı siper ederek, bu vatanı korudunuz. Bu bedelle bizlerin geleceğini sağlam temeller üzerine kurdunuz. Ruhlarınız şad, mekânınız cennet olsun…

Küçüklüğümüzde, yani yarım asır öncesinde, daha ilkokula bile gitmezden evvel; her sene bu günlerde yaşlı komşu kadınlarımız evlerinin kapısına kırmızı bez parçası bağlarlardı. Biz çocuklar: “Bu ne nine, neden kapıya kırmızı çaput bağladın?” diye sorduğumuzda, komşu yaşlı kadın:

“Bu al basmayı bayrak yerine bağladım kuzularım. Esasen bayrak  dalgalandırmam gerek, ama yok işte. Bu al basma, ana kucağından kopup da toprağın bağrına düşen al yanaklı yiğitleri hatırlamamıza vesile. Bugün Çanakkale zaferinin seneyi devriyesi… Siz huzurlu yaşayın diyerek, orada şehit düşmüş yiğitlerin Çanakkale’ye gidip de ocaklarına dönmeyişinin üzerinden geçen senelere, bir sene daha eklendi. Onları kalben unutmamak için, hatıralarımızda kalanları bilmeyene hatırlatmak için, bu al basmayı kapıya bağlarız. Çok önemlidir bu, bilginiz olsun. Büyüdüğünüzde siz de yaparsınız, ceddinizin fedakârlıklarını unutmazsınız” diyerek, küçük zihinlere izahatta bulunmaya çalışırdı. Gözleri buğulanmış hal alarak…

Sonra bir başka yaşlı teyze girer devreye; mahalleli çocuklar doğruyu öğrensin diye, Çanakkale savaşının çetinliğini dili döndüğünce anlatmaya koyulurdu. On beşliklerin bile gidip de dönmediği, canını verip yurdu düşmana vermediği, Çanakkale geçilmezi dillendirirdi.

Pür dikkat anlatılanı dinlerdik. Çanakkale öyle bir savaş alanıymış ki metre kareye altı bin mermi düşüyormuş. Bizim askerimiz düğüne, bayrama gider gibi cepheye gidiyormuş. Bugün hangimiz, kime neyin doğrusunu anlatabiliyoruz? Kaçımız önemi günlerde evlerimizi bayraklarla donatıyoruz? Televizyon bir gün için bir senaryo ile, ne anlatırsa, onu dinleyip sonrasında dünü unutuyoruz çoğumuz.

Komşu ninemiz diyordu ki:

“O yiğitler, o korkusuz kahramanlar, ellerinde Kur’an, dillerinde tekbirle Çanakkale’yi düşmana dar ettiler, bir adım dahi toprağımızın özünü çiğnetmediler. Çanakkale geçilseydi İstanbul alınırdı. İstanbul alınsaydı, Fatih’in ruhu daralırdı. Peygamber Efendimiz ümmetinden mahcubiyet duyardı. Zira Rasûlullah Efendimiz Hz. Muhammed (Aleyhi’s Salatü Ves’Selâm) İstanbul için “Ne güzel bir komutandır orayı alan komutan, ne güzel askerdir, orayı alan asker” demiştir.

O ne büyük askerdir ki etten kemikten kale kurdu Çanakkale’yi geçirtmedi. “Ben öleyim, amma neslim İslam nimetiyle yaşasın, peygamberim mahcup olmasın.” Düşüncesi Çanakkale’yi geçirtmedi, zaferle taçlandırdı. Bu Vatan Uğruna Canını Veren Tüm Ecdadımızın Ruhu Şad Olsun...

Ayfer AYTAÇ – ayferaytac.com

 
Toplam blog
: 622
: 205
Kayıt tarihi
: 08.12.14
 
 

Gazeteci-yazar ..