- Kategori
- Şiir
Rastlaşma
Dün öğle sonrası
Rastlaştık seninle
İki acele işin arası
Böyle zamansız karşılaşmaktansa pat diye
Bir hortlak görmeyi yeğ tutardık belki
İkimiz de...
Havada ne sis vardı ne inceden bir çisenti
Üstelik güneş ışıl ışıl aydınlatırken
Korktuk kanımca
Eski zamanlardaymışız gibi
Yaklaştık yavaşça yollarımız birbirine aksi
Adımlarımız müsavi
Konuşmalıydık bir de
Biraz benden, biraz senden, biraz
Herkesten ya da herşeyden
Geriye bakmadan
Duygularımızın karmaşasına kapılmadan
Evet; konuşmalıydık!
Hatta sağ ellerimiz birbirini sıkarken
Dostça kardeşçe ve ya
Yeni tanışan iki insanın
Birbirinin kaderinden habersiz
Memnun oldum dercesine
Unutmuş olamazdık eskiyi
Unutulacak cinsten değil.
Bu karmaşa, bu tutarsız bu zamansız rastlaşma
Olası değil; çıldırmak
İşten değil
Ben geçmişteki deniz kızı
Düşlerinin kenarına terkedilen
Sen hoyrat uğultulu ormanların gerisinde bekleyen
Ürkek bir çocuk,
Artık birbirimizin hiçbirşeyi olmamak
Tahmin edilemeyecek yokluk.
Biliyorum, bu yüzden yürüyüp gittin sen
Ve sokağın ortasında kalakaldım ben
Dün öğle sonrası
Üstelik acele işin arası