Recep Karaaslan ile Şiir tadında ''Bir Elif miktarı Aşk‘’

 ‘’Bir Elif Miktarı Aşk’’ şiir kitabı ile tanımış olduğumuz Recep Karaaslan’ı daha yakından tanıyabilmemiz için ‘’yazarlık’’ hakkında konuştuk. Öncelikle şiir kitabınız hayırlı olsun diyerek sizi kısaca tanımak istiyoruz.

Bize biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?

Ben Recep Karaaslan, 6 Mart 1989 İzmit doğumluyum. Kocaeli Üniversitesi (Emlak Yönetimi), Anadolu Üniversitesi (İşletme) mezunuyum. Şuan ise Çevre ve Şehircilik Bakanlığında devlet memuruyum. Kitap okumayı, şiir yazmayı, çocuklarla ilgilenmeyi  çok seviyorum.

Peki, bu yolculukta ne zaman ben artık yazarım diyebildiniz? Ya da kendinizi ‘yazar’ olarak tanımlıyor musunuz?

Çocukluğum boyunca okumaya ve yazmaya bir ilgim vardı. Sonra kıyıya köşeye defter aralarına karaladığım küçük şiirler ile başladı her şey. Henüz yazar oldum diye bir iddiam yok bu değerli alanda çırak bile sayılmam. Kendini bir yazar olarak hissetmekle, yazar olduğunu söyleyebilmek arasında, sanırım bir sürece ihtiyaç var.

Kitabınızı ne kadar sürede yazdınız?

Buna kesin bir yanıt vermek imkânsız. Her kitabın kendi süresi kadar yaşanmışlığı vardır. Benim şiir kitabımın yaşanmışlığı ise ailemden uzakta gurbette yaşamamdan başlayıp beş yıl içinde süreci son buldu.

Yazmak yetenek işi midir? Öğrenilebilir mi?

Elbette her meslek gibi yetenek ister. Yine de yetenek tek başına yeterli değildir. Bu başka şeyler için de geçerli. Deneyim olmadan yetenek kontrolsüz güç gibidir. Nasıl bir yön izleyeceği hesaplanamaz. Yazmak insanın kendini ifade edebilmesinde bir yöntemdir. Okumak, bakmak, yaşamak, bunların üzerine düşünmek gerek. Sonunda da yazmak elbet.

Türkiye’de kitap yayımlamak zor mudur? Bir kitabı yayımlatmak için hangi süreçlerden geçmek gerekir?

Evet, bir yazarın ilk kitabını yayınlatması çok kolay değil. Yayınevleri çok seçici. Binlerce yazar ya da yazar olduğunu iddia eden çok kişi var. Bilinen saygın yayınevin de çalışabilmek gerçekten çok kıymetli. Her şey yazmakla başlıyor. Ve çok sabır gerekiyor. 

Yayınevi önemli o halde. Buna nasıl karar vereceğiz peki?

Birçok yayınevi bugün tarzını belirlemiş görünüyor. Sadece bilim kurgu yayımlayanından tutun, kazandıracağını düşündüğü her şeyi yayımlayana kadar çok geniş bir yelpaze var. Ne yazdığınızı biliyorsanız, bunun üzerinde düşündüyseniz, biraz deneyim biraz sezgi herkese yol gösterir sanırım. İtibar kazanmaktan para kazanmaya kadar pek çok şey olabilir bunun yanıtı.  

Türkiye’de yazarlık para kazandırır mı?

Yazarak geçinmek zor. Tabi bu biraz göreceli. İyi işler için çokça reklam şart. Para kazanmak mümkün ama uzun zaman alır. Sabır gerekir kalıcı olması için.

Son olarak yazar olmak isteyenlere önerileriniz nedir?

Bol bol okuyun, gezin. Bol bol insanlar ile iletişim kurun. Bol bol yazın, çizin, karalayın. Ve yanınızda mutlaka not defteri bulundurun. Aklınıza kalbinize düşen mısraları direk yazın. Çünkü yazmaktan başka çaresi olmayan kişilerdir büyük yazarlar. Başka türlüsü mümkün değildir onlar için. İddialı görünebilir. Fakat iddialı olmayacaksanız sizi okumak için bir nedenimiz de olmaz.

Vaktini bize ayırdığı için Recep Karaaslan’a teşekkür ediyor ve başarılarının devamını diliyoruz ..