- Kategori
- Siyaset
Recep Tayyip Erdoğan, AKP ve Çizilen Karizma
- Görünen o ki savaş söz konusu değil.
- Ne demiştik? “Madem savaşı göze alamıyorsun, neden uluslararası alanda kibirli kibirli dolaşıyorsun?”
- Bu soruya ve yaklaşıma ilişkin AKP ve yandaşlarından tık yok.
- Böyle bir soru sorduk ya… Kimi aklı evveller savaş çığırtkanı olduğumuzu düşünüyor. Hayır… Tabii ki savaşa karşı net bir duruşumuz var. Ama AKP ve Başbakan bu konuda ne kadar tutarlı davrandılar? Bizim yanıtını aradığımız soru işte tam da bu sorudur.
- Kimi kanaat önderleri televizyon ekranlarını işgal etmişler, garip bir şekilde Türkiye’nin Suriye politikasını aklamaya çalışıyorlar. Güya Beşar Esad kendi halkını öldürüyormuş ve bu sebepten dolayı Türkiye’nin Suriye’ye karşı izlemiş olduğu politikası yerindeymiş. İyi güzelde, Suriye’de vaziyet böyleyken, ille de Suriye’nin içişlerine müdahale etmek haddini nereden buluyor Recep Tayyip Erdoğan? Kınamak, bir takım yaptırım ve ambargolara girmek, uluslararası alanda alınacak kararlara katılmak ayrı bir konudur… Kendi başına esip gürlemek ayrı bir konudur.
- Dün akşam Ahmet Hakan’ın, “Tarafsız Bölge” programında Radikal Gazetesi Yazarlarından Fehim Taştekin ilginç bir noktaya dikkat çekti.
- Fehim Taştekin, Suriye’deki muhaliflerin ilk ayaklanmalarından itibaren periyodik olarak silahlandığını ve bu silahların Türkiye’den gittiğini ileri süren bir takım şeyler söyledi. Hani sadece söylem ve mesaj düzeyinde iç savaş kışkırtıcılığı bir yana, ortada Türkiye’nin fiilen iç savaşı tetikleyici, mevcut yönetimi devirmek adına muhaliflere silah gönderdiği iddiası söz konusu. Böyle bir iddia, ispat edilirse, Türkiye ne yapacak? Uluslararası alanda kendisini nasıl savunacak?
- AKP ve Recep Tayyip Erdoğan’ın karizması çizildi ya… Şimdi AKP ve Recep Tayyip Erdoğan’ın ardına konuşlanmış olan basın-medya ayağı, vaziyeti kurtarmak adına, bu güne kadar AKP ve Recep Tayyip Erdoğan’ın Suriye’ye ilişkin yürütmüş olduğu politikayı aklamanın yollarını arıyorlar. Gerekçe ise, “Yanı başımızda kendi halkını öldüren bir diktatör var. Birilerinin bu diktatöre haddini bildirmesi gerekiyordu” minvalinde bir şeyler gevelediklerini gözlüyoruz. Lakin kazın ayağı öyle değil. Elin iç işlerine karıştın mı karışmadın mı? Ortadoğu coğrafyasında sünni islam hakimiyetinde bir hat oluşturma çabasına giriştin mi, girişmedin mi? Bu hattı oluşturma çabasına girişirken, önce tokalaşıp, öpüşüp koklaştığın liderlere, sonrasında yüzünü döndün mü, dönmedin mi?
- Sonuç olarak…
- Şu anda Türkiye’nin derdi savaşmak veya Suriye’ye had bildirmek değil. Şu anda AKP ve Recep Tayyip Erdoğan’ın derdi çizdirdikleri karizmayı kurtarmak. Demem o ki bu öyle bir karizma çiziği oldu ki… Mavi Marmara mevzuuna benzemiyor. İsrail’in arkasında Amerika vardı, ses çıkaramadın… Peki ya Suriye neyin nesi oluyor? Anlayacağınız yırtık büyük… Bu yırtığı nasıl dikeceklerinin derdindeler.
- Toplam blog
- : 1509
- : 1145
- Kayıt tarihi
- : 07.08.07
Yazarım... Okurum... Öğrencilik yıllarımda çok yazdım... Kompozisyon derslerinde yazdım... Duvar ..