- Kategori
- Sinema
Recount
imdb
Bu filmi seyretmeden önce bir kanım vardı:
Al Gore, 2000 başkanlık seçimlerini kazanabilecekken, bir takım vaatler nedeniyle yenilgiyi kabul etti.
Ne kazandı?
1 oskar ödülü ve 1 nobel ödülü.
2 ABD başkanlığı mı, 2 tane bu ödüllerden mi?
Yanıt: Tarih kitaplarında, tüm ABB başkanlarının adı yazmaz ama tüm nobel ödüllerini kazananlar hep yazılıdır.
Bu filmi seyrettikten sonra, yukarıdaki kanım kesinleşti.
Cumhuriyetçiler’in sloganı şu imiş:
“Bu ülkede parti yok, ülke vardır.”
Tabii öyle, onun için Vietnam’ı ve Irak’ı cumhuriyetçiler yarattı, temizlemesi demokratlara düştü.
Filmin temel özelliği belgesel nitelikli olması ve 2000 başkanlık seçimlerinin yeniden sayılmasını anlatması. Ek olarak da, özel bir ‘sence of humor’u olması:
Örneğin, kendisi aslen Cumhuriyetçi olan Kevin Spacey, filmde bir demokrat rolündeyken; gerçek yaşamda 40 yaşına kadar demokrat olan biri, karısı kanserden öldüğü için, Cumhuriyetçi Parti’den siyasete yalnızca zaman geçirmek için girer ve başkan yardımcılığına dek yükselir ve konumu filmde başrollerden birindedir.
Tarihin bir kuralı vardır:
İsterseniz Cengiz Han olun, ancak kendinize yalan söyleyebilirsiniz, tarih bunu yutmaz.
Bu film, koskoca Yanki yalanını, tam da zenci bir başkan seçilmişken, çok şişmiş bir balon gibi patlatıveriyor.
Yankiler, kendinizi ne kadar sayarsanız sayın, tarihte insan olarak sayılmayacaksınız; ister CP’ye oy verin, ister DP’ye, ister ĞP’ye...
Antik Yunan’dan beridir oynanan ‘yalancıktan demokrasi oyunu’na bir perde de siz eklediniz o kadar. Tarih, sizi ağlatan komedyenler olarak seyrediyor...
Dipnot. 2002 Türkiye genel seçimleri ertesi olup bitenler beni kahretmişti. Bu film, bu duygunun değişmesini sağladı, şimdi duruma gülüyorum.