Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Ekim '07

 
Kategori
Haber
 

Referandum neye yarar? -1

Katılımın doğrudan kanalıdır, referandum, gelişmiş demokrasiler için bir, kurumdur. İletişim ortamının saydamlığı ne denli geçerliyse, referandumun geçerliği de o orandadır denilebilir. Dar bölgeye dayalı temsili sistemlerde ve de bütünlük içindeki eyalet sistemlerinde refernadumların doğrudan etkisi katlanarak artar. İsviçre'de örneğin sıkça bu düzeneğe başvurulmakta ve adına halk oylaması da denilerek vatandaşları seçmen olmanın ötesinde gündelik karar süreçlerine katmanın pratiği kurumsallaşmış bulunmaktadır.

Söz konusu halk oyuna başvurmaksa, demokrasiyi özümsemiş zihinlerin bundan ötürü mutlu olmaları beklenir. Ancak hiçbir sistem ve kullandığı araçlar "mutluluk", "hoşnutsuzluk", "güven" ya da "kaygı" gibi öznel duygularla tartılmamak gerekir. Birine uygun olan bir sonuç üstelik de aynı evde yaşayan diğerine aykırı gelebilir ancak mekanizma halk oylamasında çokluğun iradesinin genel iradeyi belirlediği önkabulüne dayanıyorsa, o sonuç da artık saygıyla karşılanmak gerekir. Gerekir ki; değil sistem, işler yürüsün; örneğin, bir yerel yönetim belli bir konuda ve ortak yaşam alanında belli bir sorunu çözümleyebilsin.

Referandum eğer halk oylaması ise (halkoyu farklı olsadır ve 'kamuoyu' terimine karşılık gelse daha uygundur-BK) bundan elde edilmek istenen yarar mutlaka olumlu konularda aranmalıdır. Örneğin suçlara verilecek cezaların niteliği ya da aile planlaması kavramının içini taşıran bir taş gibi salınabilecek ve aslında bağımsız/bilimsel bir konu olarak alınması gereken kürtaj meselesinde referanduma gidilmemek gerekir. Bir başka örnek oryantalist tarzda 'belediye otobüslerinin haremlik/selamlık diye ayrılması" da halka sorulabilecek bir soru olmamak gerekir. Bu, referandumu kötüye kullanmak kadar, demokrasinin kurucu felsefi temellerine el atmak üzerinden bir halkın geleceğine ve geçmişine karşı bir tür taşkınlık sayılsa gerekir.

Türkiye, referandumlara alışık değildir. Ekonomide demokrasinin arandığı, büyük şirket yönetimlerinin profesyonelleştiği ve öylelikle karar mekanzimalarının iş yaşamından sendikalara katılımcılığa açıldığı, yerel radyo ve tV'lerin yayınlaştığı bir çağda elbette bu düzenek de yerli yerinde kullanılırsa yarar sağlayabilir. Öte yandan Türk halkının derin sağduyusuna büyük bir güven içinde ve aldığı kararlara saygılı ve demokrasiye "özde" bağlı olarak anlatılırsa; bizim halkımzın da kendi oyunu sadece seçimden seçime değil her erektiğinde kullanabilmesi olumlanmalıdır.

Saydam olarak bilgilendirme yapılmayan, gerekli bilimsel değerlendirmelerle takviye edilmemiş, propagandaya feda edilir bir görünüm sergilenilen, soru tekniği ve içeriği itibariyle tutarlı olamayan oylamalara referandum denmez. Bu olsa olsa plebisttir. Plebistte halk "kendi ülkesinin noteri", gerçek bir halk oylamasında ise yaşamının hakimidir!

Ve, öte yandan, bu pazar günü "Cumhurbaşkanı'nı halkın seçip seçmemesi" ekseninde beliren referandumun kurgusu baştan koşul ağır yaralı ve üzerinde yapılan tartışmalar nedeniyle de adeta sakattır.

Onu da yazımın ikinci kısmında değerlendirmeye çalışacağım.

 
Toplam blog
: 374
: 491
Kayıt tarihi
: 16.08.06
 
 

Merhaba! Toplumsal, siyasal, ekonomik ve kültürel olgularla ulusal ve evrensel düzlemde ilgilenme..