Rekabet

Dün bir konferansa katıldım... 'İşletmelerimizi küresel rekabete hazırlamak' konulu. Orada anlatılan konuların içinde innovasyon, farklılaşma gibi kavramlar ile bir kahve zincirinin nasıl büyüdüğü de anlatıldı... O kahve zincirinin sahibi, farklılaşma adına, güleryüzlü olmayan insan bizde çalışamaz prensibi ile başlamış, rakiplerinden farklılaşmaya...

Kahve denince akla gelen ilk marka olan bu firma, bu strateji ile başarılı olmuş ve insanlar belki de 2-3 TL'ye içebilecekleri bir kahveyi, orada 8-10TL'ye içiyorlar. Niye? Bunun sebebi de 'psikolojik rahatlama'. İnsan orada gördüğü güleryüzden, temizlik, ambalaj ve hizmetten burahatlama hissini yaşamak istiyor.

Biraz önce de TMMOB Antalya Şubesi bülteninde çok güzel bir yazı okudum, yazan Yrd. Doç. Dr. Faik Ardahan diye birisi... Teşekkür ederim o yazı için...

Daha önce birçok işte çalışıp başarılı olamamış, şu anda simitçilik yapan bir adamın, nasıl başarılı olduğunu anlatıyor. Simitçi nerede hata yaptığını ararken, matematiği kullanmadığını, istatistik tutmadığını anlamış ve o günden sonra, elinde simit kalmasın diye, hangi saatte ne kadar simit satıldığını, poğaçayı kimlerin aldığını, hangi saatte hangi üründen ne kadar satıldığının verilerini tutmuş. Müşterilerinden fikir almış, daha iyi hizmet verebilmek için...

Sonuç ne mi olmuş? 150 simit satarken, 350 simit, 300 poğaça, 200 peynir satmaya başlamış. Simitçi, diğer simitçilerden farklılaşmış...

Bunları niye yazıyorum... Çünkü şu anda bir aile şirketinde çalışıyorum... ve aldığım eğitimler, seminerler hepsi burada boşa gidiyor. Farklılaşma yaratmak istiyorum. Başarmak istiyorum.

Ama...

Engelleniyorum!