Rekor üstüne rekor geliyor

Her gün yazılı ve görüntülü medyadan çok iç acıtıcı sayısız haberler okuyoruz, dinliyoruz, görüyoruz.

Her haberde, derinden ah-vah ediyoruz.

Her haberde, içimizden bir şey eksilip gidiyor.

Her haberde, uzuvlarımızdan bir parça yitip kayboluyor.

Ancak üzülüyoruz, çünkü üzülmekten başka bir şey yapamıyoruz.

Çünkü elimizden başka bir şey gelmiyor.

Topyekûn bir moral bozukluğu, sıkıntılı bir ruh hali içerisindeyiz.

Nasıl olmasın ki!..

Her geçen gün, kadın cinayetlerinde, rekor üstüne rekor geliyor,

Her geçen gün, ekranlarda, belki de yanı başımızda, son zamanların baş belası Bonzai denilen sentetik uyuşturucuda, rekor üstüne rekor geliyor.

Her geçen gün, ilkokul seviyelerine kadar inen uyuşturucuyu kullanan çocuk sayısında, rekor üstüne rekor geliyor,

Her geçen gün, ekonomik sebeplerden dolayı, ailelerini geçindirmeyen, çoluk çocuğunun nafakasını çıkarmayan, aile reisi olan insanların cinnet geçirmelerine, intihar etmelerinde, rekor üstüne rekor geliyor.

Her geçen gün, işlerin kesat gittiği, alışverişlerin olmadığı, ticaret erbabı ve çeşitli işlerle iştigal eden esnafların yazdığı çeklerin karşılıksız çıkmasında ve protesto edilen senet sayılarında, rekor üstüne rekor geliyor,

Her geçen terör örgütlerine katılımda, belki de son zamanlarda, rekor üstüne rekor geliyor.

Belki de en önemlisi, son zamanlarda, ekonomik sıkıntılar, aile içi geçimsizlikler, başına buyruk olmalar, belki biraz serbest bir yaşam tarzında sahip olunmak istenen özgürlükler neticesinde, boşanmalarda, ( karı-koca çalışanlar arasında daha çok olmaktadır) rekor üstüne rekor geliyor.

Zaman zaman ekonomik krizlerin ardından, sıradanlaşan yaşam tarzında, boşanmalarda düşüşler yaşanmaya başlasa da; ekonomik rakamların tutarlılık göstermediği dönemlerde, yeniden artışlar baş gösteriyor.

Görünen o ki, bütün bu rekor kıran sebeplerin başlıca ana sebebi ekonomik çalkantılardır.

Eğer bir çetele tutulacak olsaydı, boşanmaların hangi zamanlarda olduğu, artış ve azalışın nelere bağlı olduğu rahatlıkla görülebilirdi.

Ekonomik dengelerin alt süt olduğu zamanlarda, ceremesini hep insanlar, aileler dolayısıyla çocuklar çekmektedir.

Son zamanlarda, 4 aileden birinin ayrıldığı boşanmalarda mevcut olan bu ciddi artışlar, insanların, geleceğe umutla bakmalarına, çocuklarına güzel bir gelecek bırakmaları konusunda tereddütler yaşamalarına sebep olmaktadır.

TÜİK verilerine göre, ilimizde boşanmaların oranı  yüzde 76  olmuş. Yani yıl boyunca evlenen çiftlerin sayısı binlerle ifade edilmiş. Hal böyle olunca, varın gerisini sizler düşünün, yorumlayın!

Ekonomik krizlerin yanında destekleyici bir sebepler araştırılarak tespit edilmeli ve çözümler konusunda daha hassas ve dikkatli davranılmalıdır.

Aksi takdirde, çok kötü sağa-sola savrulacağız.

Çünkü sadece üzülmekten başka bir şey yapıyoruz.

Üst üste gelen bu rekorlar da insanı derinden kahrediyor.

Kerim BAYDAK

kbaydak61-artan@hotmail.com