- Kategori
- Güncel
Rengârenk merdivenler
Rengârenk Merdivenler
Birkaç gün evvel Beyoğlu'nda bir merdiven, bir mühendis tarafından sırf "insanlar gülümsesin" diye rengârenk boyandı. O merdivenleri çıkmanın nasıl bir kâbus olduğunu kullananlar bilir. Ben de Beyoğlu'na yolum düştüğünde kullanmıştım birkaç kere. Merdivenin sonuna geldiğimde iki kilo kaybettiğimi sanmıştım! :)
Mahalleliler, günlük yaşamdaki zorluklarına en basit tabiriyle "renk katan" bu değişikliği memnuniyetle karşıladı. Üstelik sadece mahalle sakinleri değil bu haberi duyan herkesin yüzüne bir tebessüm yerleşti. Merdiveni görenler fotoğraf çektirmeyi ihmal etmedi. Hatta merdiven yerli yabancı turistler tarafından ziyaret edilmeye başlandı. Olay bundan ibaretti... Belki bir iki gün daha gündemde kalacaktı. Belki bir iki yerde daha buna benzer uygulama görecektik... Ve belki de bir süre sonra boyalar kendiliğinden silinecekti...O kadar!
Haberin ardından on iki saat daha geçmedi ki merdivenlerin kimliği belirsiz kişilerce griye boyandığı haberi geldi. Çok geçmeden en büyük şüpheli Beyoğlu Belediyesi, şikâyetler nedeniyle merdivenleri griye kendilerinin boyadığını kabul etti. Neyse ki belediye, "dediğim dedik, çaldığım düdük" demeyerek mahalleden birkaç kişiyle görüşerek "renkli merdiven"e yeşil ışık yaktı. Ancak iş işten biraz geçmişti. Çünkü derdi hatta hobisi bağcı dövmek olanlar çoktan iş başındaydı!
Her ne kadar zararsız bir uygulamaya başlangıçta engel olunmaya çalışılmışsa da bu yanlıştan dönülmüştür. Hatta uygulamaya destek olunmuştur. Savaşta dahi "aman" diyene el kalkmazken, hatasından dönen ve sizin fikrinizi savunan birinin zihniyetinden şüphe etmek, yaşam tarzını sorgulamak ne derece doğru? Fırsattan istifade edip insanların değerlerine saldırmak, memleket için kıymetli olan şahsiyetlerin ve devlet büyüklerinin orasını burasını boyayarak yaratıcı eleştiri adı altında hakaret etmek ne derece doğru? Dahası her şeyi siyasi malzeme yaparak insanlarımızı yine yine yine bölmeye çalışmak neye yarar? Anlamış değilim!
Esasında ortada bir sıkıntı var. Sonuçta boyanan merdiven kamu malı. Ve önüne gelen kamu malında istediği değişikliği yapamaz, yapmamalı. Zaten Beyoğlu Belediyesi'nin çıkış noktası da bu. Ancak! Ancak burada kamu yararını gözetmeliyiz. Dahası kamu zararı var mı ona bakmalıyız! Bir iki şikâyet var diye güzelliklere karşı olursak dünya yaşanacak yer olmaz. O bakımdan ilk tepki fevri, ikincisi yerinde diyebiliriz.
Gerçekten insanın ayağında derman bırakmayan yorucu, sıkıcı ve renksiz bir merdivenin dinlendirici, keyif veren ve de rengârenk bir hâle getirilmesinin kime ne zararı olabilir? Yoksa bu şikâyetçiler madalyonun öbür yüzündeki bağcı dövme hobisi olanlar mı?
Görünürde bir neden bulamıyorum ben. Ama gökkuşağı renklerinin LGBT'lileri temsil ettiği için bundan rahatsız olanlar var... Gerçi merdiveni boyayan mühendis yaşını başını almış bir beyefendiye benziyor. O taraklarda bezi olduğunu sanmıyorum. Zaten, "İnsanlar gülümsesin..." diye yaptım demiş. Yine de okuma yazma bilmeyen annemin türbanına siyasi simge muamelesi yapılan ülkemizde böyle bir şeye şaşırmadım doğrusu. :) Ancak velev ki öyle olsun... Velev ki gökkuşağı renkleri birilerinin simgesi olsun! Ne çıkar? Pire için yorgan yakılır mı?
Büyük bir krize dönüşmeden gündemden ağır ağır çıkacağına inandığım bu merdiven boyama olayının en güzel yanıysa Ahmet Haşim'in Merdiven şiirini hatırlatması belki de... Gerçekten sosyal paylaşım sitelerinde, zaman zaman sözleri değiştirilse de, üstadın şiirini görür olduk. Ne diyordu üstat:
"Ağır, ağır çıkacaksın bu merdivenlerden
Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak,
Ve bir zaman bakacaksın semâya ağlayarak...
...."