Restleşmeler süreci..

Önce ordunun peşpeşe yaptığı laiklik uyarısı açıklamaları. Ardından hükümet sözcüsü tarafından adeta onlar bizim memurumuzdur azarlaması ve en son gelinen noktada terörle mücadelenin yoğun gündemi.
Bu defada zamanlama açısından bir nevi kurnazlık olan türbanlı eşlerin davetli olduğu ikinci bir resepsiyon düzenlenme olayı.
İçinde bulunduğumuz ortamın bu uyanıklığı maskeleyeceğini düşünmek çok büyük bir ayıptır.
Oysa müslüman olduğunu söyleyen hiç kimse başörtüsüne karşı olamaz.
Milletçe karşı olduğumuz sadece bu kıyafet tercihinin vitrine çıkarılmasıdır.
Türkiye dindar Cumhurbaşkanına kavuşacak söylemleri sonrasında bakın işte nasıl oluyormuş inatçılığı kışkırtıcıdır.
Beklentimiz Başbakanımızın yaptığı gibi diğer konuklarında aynı duyarlılığı göstermesiydi.
Birlik ve beraberliğimizin en üst seviyeye ulaştığı günlerde bu görüntüler acilen gereklimiydi?
Kadınlarda bir tek saç telinin görünmesinin günah olduğunu görüntülerle anlatmayı bıraksanızda bu telkinleri diyanet işleri başkanlığı yapsa daha doğru olmazmı.
Tüm dünyanın gözü üzerimizdeyken basit inatlaşmalar yüzünden çok ciddi protokol ayrılıkları yaşıyoruz.

Generallerimizin katılmadığı yada terkettiği Resmi törenler canınızı acıtmıyor mu?