Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Nisan '10

 
Kategori
Bilim
 

Ribozom Moleküler Yapısı Çözüldü

Ribozom Moleküler Yapısı Çözüldü
 

Ribozomlar canlı hücre içinde DNA’dan gelen gen kayıtlarını çoğaltmak, kopyasını çıkartmakla görevlidirler. Bu biliniyordu ama ribozomun bu işi nasıl yaptığı bilinmiyordu. Geçtiğimiz aylarda yapılan çalışmalar sonucu, ribozomların moleküler yapısı çözüldü ve ribozomun işlevi konusunda önemli bir adım atılmış oldu. Resimde görüldüğü gibi, ribozom üç temel yapıdan ve büyük çoğunlukla RNA dizisinden oluşmaktadır. Neredeyse tümüyle RNA’dan oluşan biri büyük, biri küçük iki parçası vardır. Bunların arasında ‘L’ biçiminde, ortasından mafsallı bir protein molekülü vardır. Bu üç parça birlikte çalışırlar. L biçimli protein, sürekli olarak iki kolunun birleştiği noktada bulunan mafsalından hareket eder. Eski tip bir zilin çalması gibi L biçimli protein artı ve eksi yüklenerek bükülür ve düzelir. Bunu yaparken ribozomun iki parçasını birbirinden uzaklaştırır ve yaklaştırır. Uzaklaştırdığı anlarda, iki parçanın arasına kısım kısım çekirdekten gelen kopyası çıkarılacak RNA parçası girer ve içeri doğru ilerler. İki parça sıkıştığı zaman RNA’nın kalıbı alınır. Bu kalıba göre içeride birleştirilen moleküller başka bir taraftan protein zinciri olarak çıkar. Kalıbı çıkarılan RNA, iki ribozom parçasının açılması sırasında diğer tarafından dışarı çıkar. Bu kasılıp açılmalar böylece devam eder. Sonuçta RNA’dan protein elde edilmiş olur. Her şey molekül düzeyindedir. Organik moleküllerde şekil çok önemlidir. Şekil uymuyorsa sentez olmaz.

Biraz daha az ilişkili bir konu olarak, sentezi yapılan protein, gitmesi gereken yere oraya moleküllerden döşenen geçici bir yol üzerinden gider. Proteini stoplazmada sindirilmeden taşıyacak kesecikten yola uygun – yine moleküllerden oluşan – ayaklar çıkar. Adım adım bu yol üzerinde ilerleyerek proteini hücre içinde kullanılacağı yere götürür. Adım atmalar yine elektriklenme, atomların artı, eksi yüklenmesi yoluyla olur.

Ribozom neredeyse tümüyle RNA molekülünden oluşmuştur. RNA ise Abiyogenez teorisine göre öncesinde mutlaka canlılık gerekmeyebilen bir moleküldür. Yumurta-tavuk, tavuk-yumurta ilişkisinin kırıldığı yer RNA’dır. Bu bakımdan dünyada canlılığın nasıl başladığı konusunda da bir adım atılmış olarak kabul edilebilir. İnsan yapısı hücre çalışmaları devam ediyor. Bilim sürekli ilerliyor. Şüphesiz bu yeni bilgi o konuda da yararlı olacaktır.

 
Toplam blog
: 125
: 6625
Kayıt tarihi
: 18.11.09
 
 

İstanbul 1980 doğumluyum. Yüksekokul mezunuyum. İstanbul'da oturuyorum. Dünya ve çevre hakkında düşü..