Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Nisan '16

 
Kategori
Futbol
 

Riekerink ve Hakemlerin Gölgesinde Kupa Maçı

Futbol çok basit bir oyun. Fakat nedense teknik direktörler kimi zaman bu oyunu zorlaştırmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Aynen Riekerink’in yaptığı gibi. Gerçi Galatasaray’da kadroyu Sneijder mi, yoksa Riekerink mi yapıyor bilmiyorum. Fakat ligde yaşanan onca puan kaybına rağmen hala aynı yanlışlarda ısrar etmenin de çok mantıklı olduğunu sanmıyorum.

Stoper Semih’ten sağ bek yaratma ısrarı devam ederken sağ beklerden Linnes ve diğer alternatif Tarık kulübede.  Sabri sağ önde oynuyor. Sağ önde oynaması gereken Podolski ise yine ısrarla santraforda oynatılıyor. Uzun zaman sonra golle tanışan santrafor Umut ise kulübede.

Galatasaray, böylece bir anlamda kendi kendine oyunu riske etmiş oluyordu. Nitekim maça da ev sahibi takım çok hızlı başladı. Fakat arkada bu kadar açık bırakmanın cezasını da kalesinde gol görerek ödedi. Emre de umarım attığı bu golle biraz olsun kendisine gelir.

Uzun zamandır oynamayan, kupa maçlarına saklanan ve bundan dolayı da maç eksikliği bulunan Sneijder maalesef 25 dakika dayanabildi. Bu dakikada sakatlıktan dolayı yerini Olcan’a bırakmak zorunda kaldı. Böyle giderse Galatasaraylıların bu sezon bir daha Sneijder’i izlemeleri zor gibi gözüküyor.

Olcan, Sneijder’in yerinde oynatılıp da yerini yadırgayınca 25.dakikadan sonra sarı- kırmızılılar oyundan düştüler. Çaykur Rizespor da kontrollü oyuna dönünce sıkıntı dolu bir ilk yarı izlemek zorunda kaldık.

İkinci yarıya daha çok hakemin müdahaleleri damga vurdu. Ali Palabıyık önce anlamsız bir şekilde Rizesporlu Makiadi’yi ikinci sarıdan kırmızı kartla oyundan ihraç etti. Galatasaray’ın Yasin’le gelen ikinci golünden sonra ise Hakan Balta’yı son derece yanlış bir kararla doğrudan kırmızı kartla oyundan attı. Oysa Hakan Balta topa müdahale etmişti. Deniz Kadah, bu pozisyonda hakemi yanılttı. Fakat işin aslı bu pozisyon gerek Ali Palabıyık, gerekse de kıdemsiz yardımcı hakem için zor bir pozisyon değildi. Fakat hakemler pozisyonu süzemediler.

Galatasaray da on kişi kalınca ev sahibi takım cesaret buldu. Ahmet İlhan ile buldukları golden sonra attıkları ikinci gol ofsayt gerekçesiyle sayılmadı. Bence bu pozisyonda da kıdemsiz yardımcı hakem hatalı karar verdi ve nizami golü geçersiz saydı.

Riekerink, ikinci yarıda da yine birçok ilginçliğe imza attı. Sabri’yi önce orta sahada Olcan’la yer değiştirdi. On kişi kaldıktan sonra ise sağ beke çekti. Oysa zamanında Semih’i çıkartıp Sabri’yi sağ beke alsa, Emre’yi de Umut’la değiştirseydi belki pek çok şey daha farklı olacak ve bir ihtimal kırmızı kart pozisyonu bile yaşanmayacaktı. Riekerink, bir türlü kanatları Yasin ve Podolski’ye bırakıp santrafora Umut’u almayı düşünmedi. Fakat ilginç bir şekilde Sabri ve Emre gibi etkisiz futbolcular varken Galatasaray’da sahanın en iyisi olan Yasin’i çıkarttı. Yerine de Tarık’ı aldı. Bundan sonra da kelesinde golü gördü. Çünkü ileride top tutamaz hale geldi. Ama yine de 90+5’de artık yürüyecek hali kalmayan ve maçta neredeyse oynamadığı mevki kalmayan Sabri, taçtan eliyle asist yaptı ve Podolski, Cim Bom’u rahatlatan golü attı.

Riekerink’i de, MHK’yı da anlamak mümkün değil. Riekerink, çıkarttığı kadroyla da, yaptığı oyuncu değişiklikleriyle de saç baş yolduruyor. MHK ise daha önce de dediğim gibi illa birilerinden hakem yaratmaya çalışıyor. Olmuyor işte. Zorlamanın ne anlamı var? Mutlaka Deniz Ateş Bitnel gibi bir skandal daha mı yaşanması lazım?

Ünlü Diyarbakır türküsünü bu maça göre yorumlarsak konunun ana fikri de kendiliğinden ortaya çıkıyor:

‘’ Tanrı’dan diledim bu kadar dilek

   Ne olur herkese akıl fikir ihsan et… ‘’

https://www.facebook.com/tolgaersari

https://twitter.com/tolgaersari

 
Toplam blog
: 1042
: 299
Kayıt tarihi
: 02.03.08
 
 

Yazmak benim için bir tutku, bir yaşam kaynağı. Sadece basit bir hobi olarak açıklanamaz yani. Be..