Rotasyon Gelmeli

Üniversitelere de Rotasyon Gelmeli!

Üniversitelerde yıllardır çözülmeyi bekleyen sorunlarımız var.  Bu sorunlar aslında çok kısa bir sürede çözüme kavuşturabilir.

Türkiye’de doktor, hâkim, savcı, polis, asker, öğretmen gibi mesleklerde çalışan kişilerin zorunlu doğu görevleri ya da rotasyonları var.  Ancak üniversitelerde çalışan akademisyenlerin kadroları çakılı. Bir akademisyen göreve başladığı üniversiteden emekli oluyor, aynı üniversitede kariyerini sonlandırıyor.

Eş Durumu Sorunu ve Bankamatik Akademisyenler Sorunu

Üniversitelerde kangren haline gelmiş sorunlardan olan eş durumu tayini, becayiş, bölümü açık olmayan programlardaki bankamatik akademisyenler gibi sorunlar sadece rotasyon uygulaması getirilerek bile çözülebilir.

Üniversitelerde rotasyon uygulamasının acilen başlatılması gerekiyor. Eğer üniversitelerde rotasyon uygulaması başlarsa yıllardır öğrencisi olmadığı için bekleyen ya da yeterli sayıda akademisyen olmadığı için açılamayan bölümlerdeki hocalar belli üniversitelere yönlendirilerek yeni bölüm açılması sağlanabilecek, gereksiz yere maaş almalarının önüne geçilmiş olacak,

İkinci olarak eş durumu tayini dahi mevcut uygulamada yapılamıyor, akademisyen eşler farlı şehirlerde yaşıyor, aile birliği sağlanamıyor. Rotasyon uygulaması ile birlikte eş durumu tayin sorunu da çözülebilir,

Akademisyen Açığı Sorunu Çözülecek

Yine rotasyon uygulaması sayesinde çoğunluğu doğu ve güneydoğu Anadolu bölgesinde bulunan birçok üniversitede akademisyen eksiliği sorunu çözülmüş olacak, farklı üniversitelerden gelen akademisyenler üniversitelerin kalitesini artıracaktır.

Rotasyon uygulaması, üniversitelerde verimliliği de artıracaktır.

Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde ya da Türkiye’nin geri kalmış bölgelerinde görev yapan akademisyenlere bazı teşvikler verilerek uzun süre bu üniversitelerde görev yapmaları da sağlanabilir. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde görev yapan akademisyenlere hali hazırda geliştirme ödeneği adı altında bir takım ek ödemeler yapılmaktadır. Bu bölgelerde görev yapan akademisyenlere araştırma görevlisi dâhil kadro derecine bakılmaksızın yeşil pasaport verilebilir, geliştirme ödeneği bütün unvanlarda artırılabilir, yazları daha fazla yıllık izin kullanmaları sağlanabilir, bu bölgelerde çalışan akademisyenlerin yıllık izin süreleri 2 aya çıkarılabilir ve bu şekilde akademisyenlerin bu bölgelerde uzun süre kalmaları sağlanabilir.

Milli Eğitim Bakanlığında olduğu gibi atamalarda puan sistemine geçilebilir ve doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesindeki üniversitelerde uzun süre çalışan akademisyenler daha yüksek puan alarak sonra farklı şehirlerdeki üniversitelere geçişte de bu puanlar dikkate alınabilir.

Norm kadro uygulamasının ardından rotasyon uygulaması üniversitelerde kaliteyi de artıracaktır.

Bir akademisyen aynı üniversitede en fazla 5 yıl süre ile görev yapması ve farklı şehirlerdeki üniversitelerde de görev yapması öğrencilerin eğitimi açısından da faydalı olacaktır.

İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük şehirlerde yaşayan ve hiç Anadolu şehirlerini görmeyen profesör ve doçentler var. Rotasyon uygulamasına kuşkusuz en fazla direnci büyük şehirlerde yaşayan ve yıllardır aynı üniversitelerde çalışan profesör, doçent ve Doktor Öğretim üyeleri gösterecektir. Ancak Türkiye’nin geleceği açısından üniversitelerde kaliteyi artırmak zorundayız. Sadece rotasyon uygulaması bile tek başına üniversitelerde çeşitliliği artıracak ve üniversiteler arasındaki kalite farklılığını en aza indirecektir. Ak Parti hükümeti ve Yeni yaklaşımlara açık olduğunu her fırsatta belirten Yüksek Öğretim Kurulu(YÖK)  rotasyon uygulamasına geçerse Türkiye’de yükseköğrenimin kalitesinin artmasında çok önemli bir yol kat etmiş olacaklardır.

Dr.Öğr.Üyesi Ekrem ÇELİKİZ