- Kategori
- Şiir
Ruhsuz zamanlar
eskiden yeterdim kendime artardım bile şimdi ne yapsam nafile! ... ve ...kim demiş 'can eskimez' diye bu can tedirgin tende can da eskimiş ben de... Bedri Rahmi Eyüboğlu
Kolundan geceye aşılandı gün
tüm vücuduna dağılacak zehri birazdan
kar küremeye başladı bile dışarıdaki bahar
dünya gözünde değil günün/
canına yandığım yaşam/ak
hep kuru sıkı sevinçlerin
terennümün zehir zıkkım
hep böyle mi gideceksin, görünmeyen çizginle
sükûtun deneme tahtası vücudum
bir ben miyim ki günahkâr
saklanıyorsun
ve kesmiyorsun zemherini benden…
titrek ellerimle tutamam bedenimi
kaldıramam
sıfıraltı soğuklarında
kar,tipi, boran
göremem
bu nasıl iş nasıl?
tek gördüğüm, gri arka bahçelerin
göçertilemiyor hüzzam yağdıran çardak
mecram kuşatıldı
bükülemiyor belânın çelik bileği
hep baş aşağıyım sığ denizinde
çekip almıyorsun yüreğimi
“korkma küçüğüm” diyecek tesellilerinle
Annem de yok üstelik…
ne düşüyorum ne de sarılabiliyorum hayatın yamacına
tahammül kalmadı kalp ağrılarıma
eskidim, eksildim çokça…
yas(ş)lı şarkılarındaki bir küçük umuduna
neler vermezdim neler
ebem kuşağındaki tütsüyle
ne olur zamanıma bir ruh üfle Tanrım!
Hâdiye Kaptan
c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
(göl yayınları)