Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Ağustos '07

 
Kategori
Felsefe
 

Ruhun bedene seslenişi...

Ruhun bedene seslenişi...
 

Biliyor musun? insanın ruhunu özgür bırakması gerekiyor, gerçekten yaşadığını hissedebilmesi ve yaşamı özgürce yaşayabilmesi için, bırakmalı insan ruhunu ve bu ruh gidebilmeli gidebildiği kadar… İster bedeninin istediği yere… İster kendi deli gönlünün istediği… Belki kulağa biraz çingenelerin çılgın yaşam anlayışını anımsatıyor insana. Aslında özde aynı değil. Bu yol kendine giden yol… Kendi içine, kimsenin bilmediği, kimsenin görmediği ve duymadığı güzelliklerin olduğu yere... Ve o yer ki gittikten sonra dönüşü olmayan, gitmeden de hayal bile edilemeyen, aklın alamayacağı kadar aklın üstünde bir yol…

Beden bu seslenişe coşkuyla cevap veriyor. Tamam senin arkandan gelirim seve seve… Eğer o yolda onca güzellik varsa… Ruh gülümsüyor bedene ve diyor ki; yolun bitişi gülük gülistanlık ama yolu yürümek… Ney misali kamış tarlasından ayrılıp, kesilip, yontulup, üstüne deliklerin delindiği ıstırap dolu bir yolculuk ister. Var mısın buna… Beden bir an durur, yolun sonu güzel olsa da ben o dikenli yolda yürüyemem kusura bakma der. Aslında pır pır kalbi atmaktadır gitmek için ama vehim almış yürümüştür bir kere… Bunu hisseden ruh; teselliden öte içindeki sonsuz inançla seslenir bedene… Üzülme… Boynunu bükme… Ne o olur o güzel gözlerindeki ışığı benden esirgeme. Sen merak etme. Sen benim, ben de sensin…Biz birlikte biziz ve bu yolun ayrılmaz iki ruh ikiziyiz. Eğer kolaylaştırılmışsa sana o dikenli yollarda yürümek elbet yürürsün hem de yalın ayak… Dikenler yemyeşil, pamuk gibi çimen olur. Sen yürürken koşarsın, aklın içindeki sonsuz enerjiye yetişemez ve soluk soluğa yarı yolda pes edip, seninle didişmekten vazgeçer ve seni imanın huzurlu bahçesindeki bir gül goncasının içine bırakır. Belki bu, şimdiye kadar sana çektirdiği iç sıkıntılarının azıcık da olsa bir özrüdür senden kendince, belki de sessiz bir af dileyiştir…

Sadece kendi iç yolculuğuma yazdığım bir yazıydı öylesine. Kelimeler aktı ben de yazıya döktüm dilim döndüğünce ve aklımdan geçenlerin hızına yetişebildiğimce. Sevgilerimle…

 
Toplam blog
: 8
: 1513
Kayıt tarihi
: 07.08.07
 
 

Sınırları olmayan, bazen çılgın bazen de durgun ama hep ileriye doğru sağlam adımlarla yürümeye çalı..