Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Ekim '11

 
Kategori
Deneme
 

Ruhunuzun mutlaka bir yeteneği var.

İnsanları hiçbir şeye zorlayamazsınız, belki istiyorsanız istediklerinizi yaparlar ama aslında istemeden yaptıkları herşey sizinle insanlar arasına yıkılmaz duvarlar örer. Gözlerinde görebilirsiniz.

Sevmeye zorlayabilir misiniz? Hayır

Özlemeye zorlayabilir misiniz? Hayır

Aşık olmaya zorlayabilir misiniz? Hayır

Sevmediği bir insanla evlenmeye zorlayabilir misiniz? Belki evet ama nereye kadar?

Her zaman yanınızda olmaya zorlayabilir misiniz? Hayır

Sevmediği bir işi yapmaya zorlayabilir misiniz? Belki evet ama nereye kadar?

Gerçekte hiç bir zaman , hiçbir şeye zorlayamazsınız. Aile de , arkadaşlıkta, aşkta, işte, hayatta her zaman her yerde bu böyle...

İnsanları hiçbir şeye zorlayamazsınız, hiçbir şey istekle, şevkle ve zevk alarak yapılan bir şeyin yerini tutmaz. İstemeden de yaptığınız hiçbir şey size zevk vermez.

Bazı zamanlarda da zorlamak iyi sonuç verir diyenlerinizi duyar gibiyim, haklı olarak ve dürüst olarak, doğruluğundan emin olduğunuz herşey içinde tüm rededişlerde zorlayabilir insan tüm kapılarını, bazen de hemen bırakıp gitmeniz, hemen kapılarınızı kapatmanız, hemen üstünü çizmeniz size kaybettirebilir. Ama bu ince kırmızı hattı iyi belirleyebilmek iyi ayırt edebilmek gerekir.

Bazen böyledir sıkıntı sarar tüm ruhunu, bırakmaz. Sen çıkmak istersin bu hortumun içinden, hatta bazen nasıl çıkacağını bile bilmezsin. Sadece çıkmak istersin. Sıkıntıdan kurtulduğunda dünya daha farklı bir yermiş gibi hissedeceksin sanırsın. Oysa ki bilmezsin ki dünya, sen içinde sıkılsanda sıkılmasanda sandığından farklı değildir. Hatta senin ne kadar boğulduğun dünyanın umrunda bile değildir.  Çünkü dünya sen onu nasıl görüyorsan öyledir....

Bazen kendini de zorlarsın, iş için zorlarsın, bir şeye başlamak için zorlarsın, bir şeyi bitirmek için zorlarsın, gitmek için zorlarsın ne bileyim kalmak için zorlarsın. Zorlarsın da zorlarsın. İşin kötüsü bazen o kadar zorlamışsındır ki içinde bulunduğun hale kendinde inanmış hale gelmişsindir. Gerçekten bunu istediğini sanır olmuşsun. Zorlama bırak, istemiyorsan, hissetmiyorsan, içinden gelmiyorsa bırak... Düşün bakalım gerçekten ne yapmayı istiyorsun, zorlama demek belki ülkemizde yaşayan bir çok insan için komik... çünkü insanlarımız bir şeylerin zorunluluğunda. Yani çalışmalı, para kazanmalı, ailesine bakmalı, evlenmeli, şunu yapmalı, bunu yapmalı... bir sürü malı var. İnsanın bir zorunluluk hali var. İnsana bir emir kipi var.

Her ruhun mutlaka bir yeteneği var. Ruhunuzun mutlaka bir yeteneği var. Resme, yazıya, şiire, matematiğe, müziğe, sese....vs ama bir şeye mutlaka yeteneği var, bunu paylaşmak için dünyaya gelmiş  insanoğlu. Ama farkında olmadığın bir şeyi paylaşabilir misin?

Farkında olduğu zaman, anladığı zaman kendini sevmeye başlar insan. Kendini sevdiği için başkasına da aynı özenle davranmaya başlar. Karşısındaki insanın kusurlarını görüp eleştirmeyi bırakır ve mükemmeli aramaktan vazgeçer. Bilir ki mükemmel yoktur. Sadece seçtiği eşin olumlu/iyi yanlarına odaklanmak ve bunlardan zevk almak, ona müthiş bir haz vermeye başlar. Bu hazzı beraber paylaşabilmektir esas olan... Elimizdekilerin tadını çıkarmak. Ve ancak ondan sonra "Daha fazlasına hazırım" demek... Her ilişki güzel başlar çünkü, insan olumsuz duygular ve korkular yaydıkça kötüye doğru gider.

Bir şey yap. Güzel olsun... Çok mu zor ?
O vakit güzel bir şey söyle... Dilin mi dönmüyor ?
Öyleyse güzel bir şey gör veya güzel bir şey yaz.
Beceremez misin ?
O zaman güzel bir şeye başla... Ama hep güzel şeyler olsun.
Çünkü: “Her insan ölecek yaşta"...

ve hadi şimdi, şu anda güzel bir şeyler yapın....

 
Toplam blog
: 36
: 1049
Kayıt tarihi
: 03.09.10
 
 

Merhaba, Kadıköy doğumluyum. Beş yaşında başladığım ilkokul serüvenim ana kucağından ayrılan ..