Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ocak '18

 
Kategori
Beslenme / Diyet
 

Rüşeymi Duydun mu?

Rüşeymi Duydun mu?
 

Rüşeymi Duydun mu?


Hayatımız çoğu zaman bir şeyleri öğrenmekle geçiyor, öğrendikten sonra uygulamak, diğer insanlarla paylaşmak ve bu döngünün devam etmesi. İşte anlam kazandıran da bu zaten, acaba dümdüz yaşıyor muyuz yoksa  bir işe yarıyor muyuz?  Okuyup, araştırıp, bilinçleniyor muyuz? ( Alanında uzman kişiler). Felsefeyi  onu bunu geçelim, konumuz gıda sektörü. Güzel ve merak edilen  bir konuya giriş yapıyorum.

RÜŞEYM?

Daha önce duydun mu bu kelimeyi? Belki çok fazla duydun, belki de duymuş olman bir şey ifade etmedi. Ya da duydun ve “ Biliyorum evet de tam olarak neymiş bakayım uygun zamanda. “ dedin ve kaldı öylece…. İşte o gün bugün, paylaşalım bilgimiz, çoğalsın. “ Kaşına iyi gelir, gözünü canlandırır, yaşam enerjisi verir” diyenlerden değilim bilirsiniz, yararlarını araştırabilirsiniz. Mesleğim gereği esas bilgileri vermek beni en mutlu eden şey.  Gelin başlayalım.

Buğday tanesi kepek, rüşeym (embriyo) , ve endospermden oluşuyor.  Rüşeym buğday tanesinin %2-3 ünü oluşturmakta. En önemlisi ise buğdayın farklılıklarına göre rüşeym de değişiklikler gösterebiliyor. Yani her rüşeymden aynı yapıda olmasını beklememeliyiz. Rüşeyme ulaşabilmek için kepekten, endospermden ayrılması gerekiyor ve bu sebeple üretimde belirli prosesler uygulanıyor. Rüşeym hayvansal kaynaklı proteinlere yakın bir protein yapısına sahip. Kimyasal yapıyı biraz daha irdelediğimizde, buğday tanesinin en yağlı bölümü olduğunu söyleyebiliriz. Bunlar güzel tarafları, kötü tarafları var mı? Hayır yok.  Dikkat edilmesi gereken şeyler var, her gıdada olduğu gibi. Rüşeymi  tüketmeden önce mutlaka araştırmalısınız, ambalajından üretim yerinden yani kısacası üretim bilgilerinden kesinlikle haberdar olmalısınız. Dikkat! Bu sizin koparıp da yiyeceğiniz bir meyve gibi bir şey değil. Yapılması gereken şeyler var, “ Stabilizasyon işlemlerinden geçmesi gerekiyor. “  Basitçe örnek vermem gerekirse ısıl işleme tabi tutularak stabilize edilebilir. Tabi bu işlem de çok hassas, belli sıcaklık ve sürelerde özenle yapılması gerekiyor. Farklı stabilizasyon işlemleri de mevcut.  Rüşeym sen nasıl istersen öyle karşına çıkar.  Ambalajın üzerinde tahmin ettiğin gibi  “ Buğday Rüşeymi “ yazıyor. Genelde 200-300 gram olarak görüyoruz.  Nasıl istersen öyle çıkar deme sebebim şu, meyve, yoğurt, süt, salata, un gibi gıdalara ilave edip tüketebilirsin.  Tüketim şekli sana kalmış, tabi o da hassas bir konu.  Öyle kafana göre tüketmek doğru değil, bu aşamada da devreye diyetisyen ve doktor arkadaşlarım giriyor. Ne sıklıkta tüketebilirsiniz sorarsanız yararınıza olur. Gluten hassasiyeti olanlar ve bebekler özellikle dikkat.

Gittikçe adını daha sık duymaya başladığınız rüşeym hakkında önemli bir görüşümü de belirteyim, ilerleyen günlerde farklı ürünlerin içerisinde bizlerle olabilir. Tabi raf ömrü ve dayanıklılık açısından kolay bir üretim olmaz ama her türlü üzerine çalışmalar gerçekleşir ve ilerler.  500 gramlık ambalajlarda karşımıza çıkan “Rüşeymli un karışımı”, “ Rüşeymli ekmek” , ayrıca “ Rüşeymli makarna” ve “ Rüşeymli irmik “ dikkatimi çekti bile, görürseniz okumuştum dersiniz. 

Her zaman bilinçli tüketici olmanızı diliyorum.     

Sağlıkla Kalın!

Not : “ Çoktandır bilinen ama birden meşhur olanlardan. “

Gıda Mühendisi

Nermin Özge Bilge

 

 
Toplam blog
: 385
: 303
Kayıt tarihi
: 20.02.15
 
 

Gıda Yüksek Mühendisi  ..