- Kategori
- Güncel
Rütbeler sökülünce, kişilik dökülecek mi?
başbuğ
Çok sevdiğim bir söz vardır Hukley derki: ‘’ Hayatta başına gelenler değil başına gelenlerle ne yaptığın önemli’’ Öncelikle SN Başbuğ, bir terör örgtünün mensubu ya da yöneticisi olmaktan öte, Kürt meselesi konusunda statükocu olabilir, soğuk savaş dönemi konseptini aşmamış olabilir, çağın ruhunu anlamamış olabilir, siyasi iradeye ters düşmüş ve bazı şeylere karşı tavır almış olabilir. Bu anlamda Sn Başbuğ belkide bir KISASA kurban oldu ve ilk adımınıda Yüce Divanda yargılanması gerekirken gidip savcıya ifade vermekle attı. Şimdi hayatının bu aşmasında Sn. Başbuğun rütbelerinin sökülmesi gibi birşeyin başına gelecek olması söz konusu. İşte! Hukley’in sözü de burada anlam kazanıyor.
Çünkü rütbeler, nişanlar, beratlar, madalyalar gerçekte hepsi birer araç olup, bunlar kişilğinin bir tür işlev görmesi için kullandığı sembollerden başka bir şey değillerdir. Bundan dolayı bunlar kişiliğin niyetine göre; insanın, insan üzerinde tahakkümü, güç gösterisi, eziyet etmesi, emertemesi, kitlesel baskı yaratmak gibi kişisel güç amacıyla kötüye kullanılabileceği araçlar olabileceği gibi gerçekte pozisyon, ilerleme, gelişme, iş bölümü, dayanışma, karar, sorumluluk, irade gibi toplum yararına kullanılan simgeler de olabilirler. Bu anlamda rutbeleri kullanmak vardır, rutbeler tarafından kullanılmak vardır. O yüzden bunların her zaman en az iki yüzü bulunur. Çünkü tarihten beri çoğu zaman bu sembollerin kötüye kullanılmasıyla insanlar korkutuldular, ezildiler, sindirildiler, acılara gark edildiler, zaptı- rapt altına aınldılar. Bu anlamda bir kişilik, bu rutbelerle birlikte dikildiyse yani rutbeler kişliğe giydirildiyse bunların sökülmesi çok acı verici olabilir çünkü kişilik bu sökükle birlikte dökülür. Lakin kişilik kendisini rütbelere giydirsiyse o rütbeler hiçbir şekilde alınamaz alınan da şekilden ibaret olmaktan ileri gidemez. Şimdi Sn Başbuğ eğer bunlarla bir şey olduysa onlarsız hiç birşey olacaktır. Lakin kendi rutbesini kendi kişilğiyle yaratmışsa, bu hazinenin yanında sökülenlerin yama kadar değeri yoktur.
….(m.ali şirin tarih öğrt tarihte terapi ve tekamül ekolünün yaratıcısı)