Rüya

Günlük çalışmalardan yorgun düşen bedenin ve sinirlerin dinlenmesi haline uyku denir. Ünlü ruhbilimci Sigmund Freud araştırmalarının büyük bölümünü oluşturan uyku sırasında kişinin bilinçaltında düşüncelerinin özlemlerinin ya da isteklerinin bir film şeridi gibi göz önünden geçtiğini belirtir. İşte bizler bu olguya Rüya adını veriyoruz. Freud'a göre bilincin gizlediği tamamen sakladığı bu olgular ortaya çıkabilmek için yol aramaktadırlar. Bunlardan bazıları da rüyalar haline girerek kendilerini göstermektedirler. Emekli Hâkim olan bir arkadaşımız rüyasını anlattı :”Hukuk Fakültesine girebilmek için çok çaba sarf ettim ve bin bir güçlükle okudum. Maddi durumu iyi olmayan ailem, hakim olmamı çok arzu ediyorlardı. Türlü sıkıntılara katlanıp, bin bir fedakarlıkla beni okutabilmek için gayret ettiler. Onların bu çabalarını boşa çıkartmamak için gecemi gündüzüme katarak okudum okulumu bitirip hâkim oldum çok şükür. Ülkeme layığı ile hizmet ettim. Bir gün rüyamda Hukuk Fakültesi sınavlarına giriyorum, bana çok güçlük gösteriliyor. Okulda sen hakim olamazsın hadi git diye beni kovuyorlar. O sıkıntıyla yataktan fırladım ve ben hakimim, ben hakimim diye avaz, avaz bağırmaya başladım. Tüm ev halkı uyanıp etrafımı aldılar, telaşlandılar, hastalandım zannettiler. Kendime gelince sadece bir rüya gördüğümü, rüyanın etkisiyle bağırdığımı belirttim.” Diye rüyasını anlatınca biz kahkahaları bastık ve :” Kardeşim senin hakimliğini rüyanda bile elinden alamazlar diye takıldık. Allah sağlıklı ömür versin gerçekten değerli dürüst arkadaşlara şu devirde sahip olmak bir şans. Selam ve saygılar.

NAHİDE ÇELEBİ