- Kategori
- Deneme
Saat bizden endeğerlimizi çalıyorsun sinsice...
Bilirsiniz, toplamanın sağlaması çıkarma.
Çıkarmanın ki toplama.
Çarpmanın sağlaması bölme.
Bölmenin ki çarpma...
Doğruluğun kontrolü.
Ya bu sistemi hayata uygularsak?
Hayata uyguladığınızda hiçte evdeki hesabın çarşıya uymadığını görürsünüz.
İki çarpı iki dört etmez.
Boşa koyarsınız, dolmaz...
Kâğıt üzerindeki planlar bile, gerçekte tutmaz.
Hayat sağlaması olmayan bir sistem
Yaşadığınız her gün geri dönüşümü olmadan sona ilerleyen bir süreç.
Ve bu süreçte yanlışlarınızı düzeltmek isterseniz ki,
bazen zaman dahi bulamayabilirsiniz, acele etmeniz gerekir.
Yeni teknoloji saatler geçen zamanı sinsice gizliyor...
Sinsice...
Ve bazen öylesine, geçen bir hayatın, sonbaharında kendinize geliyorsunuz.
Ne yaşamışım ki demek...
Size biçilmiş hayat elbisesini mecburen giymek zorunluluğu içinde boğuluyor hissetmek...
Bazen yandaş bazen karşıt olmak kendinize...
Yaşamak ...
Ama öylesine...
Bir kum saatim var...
Zamanın nasıl acımasızca yitip gittiğini gösteriyor.
Dikkatimi; hayatımın tek bir saniyesini bile, boşa harcamama noktasına çektiği için,
seviyorum kum saatini.
Normal koşullarda sıranızın gelmesini bekleyin derim.
Ama hayat normal koşul ötesi.
Beklemeyin...
Telafisi yok geçen zamanın.
Hedefleriniz içinse, telafi hiç yok...
İdealleriniz, sizin mutluluğunuz
Mücadele edin....
Yılmayın.
Elde ettiğinizde yaşayacağınız o mutluluk, her şeye değer inanın...
Saat zamanınızı çalmakta.
Yüzünüze çizgiler, saçınıza aklar düştüğünde, eğer; elleriniz bomboşsa.
Yaşamadınız aslında....
Ve bu en acı olan...
YAZIN SON GÜNLERİ
ufkun sonsuzluğuna
hiç şaşırmıyorlar
rüzgarın gizli ıslığını
hiç kimse işitmiyor
hangisi anlayabilir
yazın son günlerinde
tenha plajın
ağır hüznünü
ATTİLA İLHAN
Hayatınızın kıymetini bilin...
En değerliniz o...