Saba Tümer'in, patavatsız konuğu !..

Kalitesiz ve sinir bozucu yapımlar nedeniyle uzun zamandır TV izlemiyordum.

Dün gece ,geç vakitlerde, uykumu getirmesi için bir kanalı açtım.

Karşımda şen kahkahalarıyla (?) Saba Tümer ve saz arkadaşları !..

Sinek uçsa gülüyor kadıncağız.

Yaptığı her çalışmada, sadece kendi kulüp çalışmalarını değil;İzmir'in de tanıtılmasını misyon edinen Kariyer ve Yönetim Kulübü, önceki gece, '' Saba Tümer İle Bu Gece '' Programı'nın İzmir ayağını gerçekleştiriyordu.

Proğramın ilk bölümü ,dün gece canlı olarak yayınlandı. 9 Eylül Üniversitesi öğrencilerinin konuk olduğu geceye, Yeni Türkü Gurubu da şarkılarıyla katılıyordu.

Bir de ''Önemli '' konuk olarak, adı Şenay Düdek olan ''saçını değirmende ağartmamış '' bir bayan proğramcı (?) yer aldı.

Şenay Düdek 'i tanımıyorum. '' TV Proğramlarını izleme özürlü '' olduğumdan sanırım,bu önemli gazeteciyi ve proğram yapımcısını (?) , ilk kez Saba Tümer'in proğramında izliyordum.

Proğram akışı içinde ,bu hanımefendinin kırdığı, ''Dobra Pot'ları ''yazmadan önce, gazeteci Bekir Hazar'ın ,geçmişte , O'nunla ilgili yazdığı yazıya göz atalım.
. . . . . . . .

''Şenay Düdek, Müge Anlı ile birlikte sundukları 'Dobra Dobra Programı 'başlamadan önce, stüdyodaki yuvarlak dekorun üzerine çıkmış... Etrafında yedi kere dönerek tavaf ediyordu. Ve dualar okuyup, sağa sola, arkaya, öne üflüyordu...

7 kere dekoru tavaf işi bittiğinde `Bunu her program öncesi yaparım. 7 kere Ayet-el Kürsi okuyup her yere üflerim. Arabaya binerken bile dualar okurum. Program tuttuysa bu duaların etkisiyle` dedi.

`Peki niye 7, bunun bir anlamı var mı?` diye sordum.

Hayatlarında 7 rakamının önemi varmış. Bütün sülâlede böyleymiş. Onları `7 Düdükler` diye tanırmış tüm yöre... Ancak niye 7 olduğunu bilmiyor, araştırmamış...

Arabayı tavaf etmiyormuş, stüdoyada yapıyormuş sadece bu işi...

Allah Allah ilginç yahu!...

`İnançlarım sağlam, Umreye bile gittim` dedi Şenay...

Günde beş vakit namaz kıldığını da ekledi.

Magazin dünyasının önde gelenlerinden birinin çizdiği ilginç bir tablo... Stüdyoyu dualarla tavaf, günde beş vakit namaz, umre... Hacca da gidecekmiş...

Annesi hafızmış..

Dedesini de anlattı. `Alim adamdı. `Veliy-ül Tevfük Düdük` olarak bilinirmiş.

Zamanında,padişaha karşı düdük çaldığı için soyadı :'' Düdük'' olarak kayıtlara geçmiş...

İlkokul birinci sınıfa başladığında herkes Şenay ile `Düdük` diye dalga geçince, bir gün öfkesinden ağlamış ve hatta altına kaçırmış.

Babası bu olay yüzünden hemen mahkemeye başvurup `Düdük` soyadını `Düdek` yaptırmış... Dedesi ile babasının arası bu değişiklik yüzünden bozulmuş, uzun süre konuşmamışlar...

Aynı zamanda Posta Gazetesi`nde de yazarlık yapan Şenay Düdek, Habershow.com sitesi açıldığında köşesinde bir iki satır yazı kaleme aldı. Sahiplerinden Ömür Varol`u ve siteyi övdü... Ancak Ömür yazacağına Ömer yazmış...'' (B. Hazar )

. . . . . .

Kişilerin özel hayatlarıyla çok yakından ilgilendiğinden ve önemli (?) sanatçılarımız hakkında ''Çok Özel '' bilgi sahibi olduğu açıklanan bu hanımefendinin, medya ve magazin dünyasında ayrı bir yeri olduğu söyleniyor

Hatta, Ahmet Kaya'nın yurt dışına gitmesine neden olduğu söylenen ''olaylı gecede, ''Düdek '' Hanımefendi'nin , Kaya'nın ''Sünnetsiz '' olduğunu iddia ederek haykırdığı bilinmekteymiş !..

Gelelim gecenin müthiş, ''Düdek Potlarına ''...

Saba Hanım, tüm saflığı ve iyi niyetiyle sahneye sesi güzel olan öğrencilerden birini davet etmişti.

Gürbüz bir erkek öğrenci de ''Kendi çapında '' bir şarkıyı amatörce dillendirmişti.

Çocuk, güzel de söylemişti hani...

Şarkı bitince ünlü proğramcı, Düdek Hanım şarkıcı gence seslenerek,sözümona şaka yapıyordu:

''Sendeki bu kalıpla şarkıcı olunur mu ?..Kalıba bak !..Kalıba !..Kih..Kiiihh !..'' (Toplu kahkahalar )

Saba Tümer, durumu zor toparlamıştı.

Ardından şarkı söyleyen genç kız, melodinin sözlerini unutunca Düdek Hanım'dan, dalga geçercesine, ''Okkalı bir kahkaha !..'' gelmez mi ?..

Varan üç: ''Yeni Türkü Gurubu'nun '' oldukça kilolu ;ama sevimli kabak kemanici'sine de aynı patavatsızlıkla:

''Şu gövdeye bak !..Elindeki enstrümana bak !..'' demez mi ?.. (Toplu kahkahalar )

Sanki şişmanlardan sanatçı olunamazdı !..

Opera türü şarkı seslendiren ,diğer üniversiteli gençle de ''Dalga geçilmesi '' unutulacak gibi değildi.

Saba Tümer'in bu seferki kahkahaları, '' efekt moduna '' inmişti !..Proğramını,alışılmış düzeyine getirmekte epey zorlanıyordu.

İyi ki TV izlemiyordum...

Bu proğramı açtığıma ve az da olsa izlediğime de bin pişman olmuştum !..

Fakat bu rezillikleri de yazmak gerekiyordu...

'' Ünlü Patavatsıza '' bir de ödül verilseydi şaşmayacaktım !..

9 Eylül Üniversitesi 'nin protokolda oturan yöneticilerinin, hocalarının Düdek Hanım'ı ayakta alkışlayarak uğurlamaları da bir hayli ilginçti !..

Böylece çok yüksek seviyeli (?) bir proğram sona eriyordu.

Zamanında büyük takdir ve beğeniyle dinlediğim tıp doktorlarından oluşan, Yeni Türkü Gurubu da bu ''Patavatsızlıkların '' gölgesinde şarkılar söylüyordu.

Proğram içinde ,gururları rencide edilen, pırıl pırıl dört gencin yaşadıkları, yanlarına kâr kalmıştı !..

İzmir gecelerine yadigâr olarak, ''Düdük sesleri '' kalmıştı.

Uykumu kaçırmadan ve sinirlerimi daha fazla bozmadan, kumandanın düğmesine basmıştım.