Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Eylül '06

 
Kategori
İzmir
 

Sabah sabah 'asfalya'larımı attırdılar!!!

Sabah sabah 'asfalya'larımı attırdılar!!!
 

Durun bakalım daha neler göreceğiz. İster misiniz bir gün de bizim kaç yıllık “boyoz”umuza börek deyiversinler. Vallahi yanındaki bol karabiberli haşlanmış yumurtayı ne yaparım, garantisini veremem artık o lafı edene.

Birçok sabah olduğu gibi bu sabah da işe gidiş güzergahım üzerinde bulunan ve müdavimi olduğum Bostanlı’daki İskele Fırını ’ndan gevreğimi ve yanında da bir parça Bergama tulum peynirimi almak için acele ile İskele’ye girdim. Genelde on-on beş kişilik kuyruklar olmasına rağmen bu sabah önümde sadece, birlikte olan iki kişinin bulunmasına sevinerek beklemeye başladım.

Önümdeki şahıslar; temiz ve düzgün giyimli, otuzlu yaşlarının başında gösteren ve rahatlıkla Ege’li oldukları yorumunu yapabileceğiniz iki beydi. Satış görevlisi ne arzu ettiklerini sorduğunda, ikisi bir ağızdan: “şu soğuk sandviçlerden iki tane alabilir miyiz?” dediler. Benim yıllardan beri bildiğim İskele Fırını’nda, soğuk sandviç diye bir ürün satılmaz. Soğuk sandviç, bildiğiniz üzere daha çok şarküteri ürünleri ya da balık konserveleri ile yapılan, mayonez, ketçap, hardal gibi çeşnilerle tatlandırılan bir hazır yiyecektir.

Müşterilerden gelen talep ile garson, kısa bir şaşkınlık devresi geçirirken ben de gayri ihtiyari olarak gözlerimle tezgahın arkasında soğuk sandviç aramaya başladım. Ve inanılmaz durum ortaya çıktı. Bu insanların soğuk sandviç dedikleri şey benim caanım İzmir’imin, gözbebeği Çeşme’min muhteşem yiyeceği “Kumru”dan başkası değilmiş.

Satış görevlisi müşterisine olan saygısından dolayı gülmemek için dişlerini sıkıyor, suratı şekilden şekile giriyordu. Benimse asfalyalarım –Egeliler sigortaya asfalya derler de- attı vallahi. Bir şey söylememek, çatura çıkarmamak için kendimi zor tutuyordum. Müşteriler çıktıktan sonra şaka ile karışık tezgahtar çocuğa: “Vallahi ben olsam, benim kumruma soğuk sandviç diyen kişiye kumru falan vermezdim” dedim. Güldük, arkamda sıralanmış diğer müşterilerle birlikte.

Kumru, özünde bir sandviçtir. İçine halis İzmir ya da Bergama tulumu dilimleri, domates dilimleri sıra sıra konur ve bir parça da taze yeşil biber ilave edilir. Kullanılan bol küncülü özel sandviç ekmeğinin ismi ise “kumru”dur. Ekmek, şekli itibarıyla kumru kuşunun döş diye tabir edilen yerine benzediği için Egeliler, özellikle de İzmirli ve Çeşme’liler bu sandviçe kumru derler. Birisi de gelip buna soğuk sandviç derse durum karışır işte, bu sabah olduğu gibi.

Durun bakalım daha neler göreceğiz. İster misiniz bir gün de bizim kaç yıllık “boyoz”umuza börek deyiversinler. Vallahi yanındaki bol karabiberli haşlanmış yumurtayı ne yaparım, garantisini veremem artık o lafı edene.

Tabi işin şakası bir tarafa; kumrusuyla, gevreğiyle, yanındaki dilim İzmir tulumuyla, boyozuyla, yine yanındaki haşlanmış bol karabiberli yumurtasıyla tüm bunlar bir kültürün, bir kadim kültürün süsleridir, güzellikleridir, temel ögeleridir. Sevmelere, gözü gibi bakmalara yaraşır. Sevelim, yaşayalım, yaşatalım değil mi?

Not: Yukarıdaki fotoğraf www.ntvmsnbc.com adlı siteden alınmıştır.

 
Toplam blog
: 898
: 3759
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

İzmir'de yaşıyorum.    Çok uzun yıllar öncesinden başlayıp, hiç ara vermeden bugünlere kada..