Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Aralık '09

 
Kategori
Futbol
 

Saçma Sapan Transfer Hikayeleri

Saçma Sapan Transfer Hikayeleri
 

Yabancı ve yerli transferlerin Türkiye de neden bu kadar pahalı olduğu sorusunun cevabı ülkede ki futbol anlamındaki başarısızlığında cevabı aslında. Bazı futbolcular vardır. Herkes onların iyi futbolcu olduğunu bilir. Bu tür futbolcular ne kadar para verirseniz verin Türkiye’ye gelmezler. Çünkü gidebilecekleri daha iyi ligler mevcuttur. Birde iyi olduğunu bildiğiniz ama verim alamadığınız futbolcular vardır. Onlar bir iyi üç kötü olan istikrarsız futbolculardır. Potansiyelini bilirsiniz ama bir türlü bu futbolculardan süreklilik alamazsınız. İşte Türkiye’ye en çok gelen yabancı futbolcu portföyünü böyle açıklayabiliriz. Türk futbolundaki özellikle büyük kulüplerin inişli çıkışlı grafik çizmesinin sebebide budur. Süreklilik arz etmeyen ama ismine bakınca iyi olduğunu düşündüğümüz bir dolu futbolcu. Bir de bu futbolcuları ülkenize getirmek için herkesten daha çok para vermeniz gereklidir. Birincisi müslüman bir ülke olmanız, ikincisi ikinci sınıf bir lige sahip olmanız ve liginizin marka değerinin olmaması buna sebeptir. Neden yabancı ülkelere futbolcu ithal edemiyoruz sorusunun cevabınıda konuşalım istiyorum. Aslında bizim ülkemizin liginden çok daha vasat liglerden birçok oyuncu yabancı liglerde görev yaparken, Türkiyeden giden lejyonerlerimizin sayısı çok azdır. Sebebi ise zaten çok fazla yetenekli oyuncu yetiştiremeyen ülkemizde, yetişen yetenekli oyuncularında büyük kulüplerimiz tarafından fahiş fiyata alınma isteğidir. Değeri avrupada 3 lira olabilecek bir futbolcu ligimizde 10 lira ettiği için bu futbolcuları yabancı takımlara pazarlayamadığımız gibi yabancı ülkedeki fiyatı 3 lira olan oyuncularıda ülkemize 10 liraya getiririz. Peki ne yapmalı? Cevap Avrupa da yakaladığımız tek büyük başarının içinde gizli aslında. Galatasaray futbol kulübünün Uefa Kupasını alırken oluşan sisteme göz atmak gerekiyor. Aynı nesilin Dünya üçüncüsü olduğunuda düşünürsek cevap kendi kendine ortaya çıkıyor aslında. Ne yapıp edip kendi futbolcularımızı kendimiz yetiştirmeli ve onlara şans vermeliyiz. Emre, Okan, Hakan Şükür ve Ünsal, Bülent, Ümit, Fatih, Arif, Suat ve adını unutmuş olabileceğim birçok Türk futbolcunun imzası vardır bu başarıların altında. Onlara şans vermek yerine bugün yaptığımız gibi ismi daha büyük ama oynadığı çok küçük isimlere şans vermiş olsaydı o senelerde Galatasaray, ne Avrupada ne de milli takımda böyle başarılara sahip olunamayacaktı. Sonuç olarak kendi değerlerimize sahip çıkmalı ve yeteri kadar şans vermeliyiz. Yoksa saçma bir paradoksun içinde sürekli birileri gelecek ve gidecek. Ortada ise başarı adına hiçbir şey olmayacak.

 
Toplam blog
: 24
: 528
Kayıt tarihi
: 12.11.09
 
 

Merhaba... Aktif bir futbol vespor takipçisiyim. Beden Eğitimi öğretmeniyim. Gençliğimde 2 yı..