Sadaka taşı nedir bilir misiniz?

Osmanlıda, derdini kimseye anlatamayan fakirler ihtiyacı olduğunda gecenin geç saatlerinde sadaka taşının yanına para almaya gelirlermiş. Parayı aldıktan sonra, kalanını kendisi gibi ihtiyacı olanları düşünme terbiyesi ile bırakır ve sadakayı bırakana kalbinden duasını edip dönermiş.

Büyük ve asil ecdadımız, asaleti, fazileti ve hassasiyeti en güzel şekilde çözüme ulaştırmış sadaka taşlarıyla.

Genellikle 2 metre boyunda, silindir şeklinde olan bu taşlar, şehir ve kasabalarda cami, çeşme yanı, hastane gibi işlek yerlerde olabildiği gibi, sadakayı alanın da vereninde kimsenin görmeyeceği tenha yerlere de konulmuştur.

Bu bakımdan sadaka taşlarına, asalet ve merhametin simgesi olarak da bakılırmış.

Konya, Erzurum, İstanbul…. gibi şehirlerde bu taşların olduğu rivayet ediliyor.. Eskiden İstanbul’da dört yerde sadaka taşı varmıştı. Bunlardan biri, Üsküdar çarşısında Mimar Sinan’ın yaptığı hamamın karşısındaki Gülfem Hatun Camii'nin avlusundaymış. Diğerleri de, Üsküdar Doğancılar, Karacaahmet ve Kocamusatafapaşa’daymış.

Bugün bu sadaka taşlarından sadece, Doğancılarda olanı dikili duruyormuş lakin onun da yarısı toprağa gömülü vaziyetmiş.

Şöyle bir tarihimize bakınca düşünüyorum da, biz ne asil ruhlu, güzel ahlaklı bir milletmişiz. Eskiden kimse kimsenin onuruyla oynamazmıştı. Vereceği sadakayı kimseye göstermemeye çalışarak, bu taşa bırakıp oradan uzaklaşırlaşmışlardı. Gece de sokaklar tenhalaşınca ihtiyaç sahipleri bu taşlardan sadece ihtiyacı kadarını alıp uzaklaşırlarmıştı.

Şimdi düşünüyorum da, acaba bugün böyle bir şey olması mümkün mü? Yazıyı okuyan herkesin olmaz dediğini duyabiliyorum. Çünkü biz toplum olarak birbirimize güveni yitirdik.

Bırakın iyilik yapmayı, sadaka vermeyi … çoğumuz komşumuza selam bile vermiyoruz.

Eskiden fakirliğin bir onuru gururu varmıştı. Şimdilerde televizyonlara çıkıp açım diye bağırmaktan utanmayan bir millet haline geldik. Yardım yapanları da görüyoruz ayrıca.. yani gösteriş yardımlarını.

Özellikle ramazan aylarında televizyonlarda boy boy kendilerini gösteriyor yardımseverlerimiz. Kim kime ne yardım yapmış, ne yemeği vermiş her şey ortada.. tabii buna yardım mı denir, gösteriş mi denir artık orasını sizin takdiriniz..

Günümüzde sokaklar dilencilerden geçilmiyor.. Kimin gerçek ihtiyaç sahibi olduğu belli değil.

Memleketimizde fakir insan çok..fakat gerçek ihtiyaç sahibi olanların ben isteyeceğine el açacağına inanmıyorum açıkçası. Hepimiz bu konuda duyarlı olmalıyız diye düşünüyorum. En azından yakın çevremizdeki ihtiyaç sahiplerini koruyup yardımda bulunabiliriz. Üstelik sadece maddi yardımda bulunmak da şart değil. Manevi olarak da destekte bulunup, onları küçümsemeden, hakir görmeden sevgimizi gösterebiliriz.

Unutmayalım sadece gülümsemek dahi sadakadır.

Yüreğinizdeki sevgi daim olsun.