Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ocak '07

 
Kategori
Eğitim
 

Sadece gözlerindeki ışık için...

Sadece gözlerindeki ışık için...
 

Bugün bir Türk öğrencime sınıfta yardım ederken, bana "Öğretmenim neden buradaki öğrencilerde hiç saygı yok, öğretmenin dediğini yapmıyorlar?" diye sordu. Enteresan olan şey, kendisi 15 yaşında bir genç kız. İngiltere'ye Gaziantep'ten geleli 3 ay oldu, dili henüz iyi bilmiyor ama gerçekten çok saygılı ve eğitimin önemini kavramış olduğu belli. Orada olduğum için bana minnet dolu gözlerle bakıyor. Bunu görüyorum.

Geçen sene İstanbul'a geldiğimde özel bir liseyi ziyaret etmiş, orada 'Kardelenler Kampanyası' ile burslu okuyan kızlara, okulumuzda açtığım kitap bağışı sonucu, topladığım İngilizce kitapları hediye etmiştim. O kadar sevinmişlerdi ki, gözlerindeki ışığı gördüm. Dilerim ki herkes Ayşe Kulin'in 'Kardelenler' kitabını okumuş olsun.

Orada bir kez daha anladım ki, eğitim ve öğretim değer bilenlere, elmas kadar kıymetli. Onlar için önemli olan hangi üniversiteyi okudukları değil, sadece okumak imkanının verilmesi bile yetiyor.O gözlerdeki ışığı ne İstanbul'da, ne Londra'da, ne de başka bir yerde bulamadım.

Okulumuz bir çok yabancı öğrencinin olduğu bir okul. Çoğunluk Afrika'dan geliyor. Şimdi Ukrayna, Latviya ve Litvanya gibi ülkelerin de Avrupa Birliğine katılması ile buralardan da öğrenciler gelmeye başladı. Bütün öğrencilerin kökenleri, kültürleri ve Londra'ya geliş nedenleri farklı.

Afrikalı öğrenciler, bir savaştan kaçmışlar Afganistanlılar gibi. Bir çoğu bize, yani ortaokula gelinceye kadar okul yüzü görmemişler, bazıları kalem bile tutmamış daha önce.Onlar için öncelik canlarını kurtarmak, avlanabilmek ve bununla beslenebilmekten ibaretmiş. Yine bir çoğunun ailesi birlikte gelmemiş, koruyucu aileler yanında kalıyorlar. Sorunlar büyük, dolayısı ile de öğrenmek akıllarındaki son şey. Gelecekten pek bir beklentileri yok. Hayatta kalmak onlar için bir başarı zaten.

Maalesef, bu çocukları suç çetelerine kaybedebiliyoruz bazen. Türkiye'deki okullarda şiddet sorunu, okul içinde ve dışında, burada da kendini gösteriyor. Ancak bunların arkasındaki nedenleri çok iyi araştırmak gerekir.

Geçen sene katıldığım 'Türk çocuklarının, İngiliz okullarında başarılarını nasıl arttırabiliriz?' konulu seminerde de belirtmiştim; Buraya erken yaşta gelmiş ya da burada doğmuş çocuklarımız, maalesef kendilerini bu grupların içinde çok erken bulabiliyorlar. Bu olumsuz havaya kendilerini kaptırıp, eğitimlerini boşluyorlar. Bir de bunun üstüne ailelerin, belki haklı, belki de gereksiz ve aşırı para kazanma hırsları ile birlikte çocukların derslerine ilgisizlikleri binince başarısızlık katlanıyor.

Şimdi 'Öyleyse bu işi neden yapıyorsun?' diyebilirsiniz. Benim ilk düşüncem, 'Sistemi hiç bilmiyorum, çocuklarıma nasıl yardım edeceğim?' oldu. Kızımın okulunda gönüllü olarak yardım etmeye başladım. Bir süre sonra, sınıf asistanlığı kursuna gittim. Ondan sonra kendisi de bu eğitimi almış bir arkadaşımın tavsiyesi sonucu, Middlesex Üniversitesi'nde, bir senelik uygulamalı, yabancı dil öğretmenliği kursu aldım. Bunu yapabilmek için kendi ülkenizde bir üniversite bitirmiş olmanız gerekiyor. Sonuçta 4 senedir Güney Londra'daki bu okulda öğretmenim.

Bunca senedir bu zor okulda çalışmamın tek sebebi var. En başta söylediğim o ışık var ya, işte onu Türkiye'den yeni gelmiş öğrencilerin gözlerinde görüyorum. Bunu hiç bir şeye degişmem.

 
Toplam blog
: 48
: 2038
Kayıt tarihi
: 26.12.06
 
 

1964 doğumluyum. İşletme Fakültesi'ni bitirdikten sonra Londra'ya yerleştim ve halen burada yaşamakt..