Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Şubat '07

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

Sağır Oda

Sağır Oda
 

Televizyon kanallarındaki dizi sayısı herhalde yüzlercedir. Sayıyı tahmin etmek için sağlam bir dizi izleyicisi olmaya gerek yok. Şöyle ne var ne yok diye bakmak için kumandayı aldığınızda elinize, anlıyorsunuz zaten enflasyonu. Hiçbir zaman diziler beni tutsakları edemedi. Ne yapılacak işlerimiden alıkoyabildi, ne de programlarımı iptal ettirebildi. Zamanım varsa baktığım hepi topu iki dizi var. Bana bu yazıyı yazdıran dizi, anlaşılacağı üzere 'sağır oda'. Yayına gireceği gün gazetelerde okuduklarım beni heyecanlandırmış, içimde merak uyandırmıştı. Kamera arkası ekibin, işini iyi bilen kişilerden oluşması, konunun araştırılıp incelenmiş olduğu izlenimini veriyordu. Oyuncular, Engin Cezzar, Mahir Günşıray, Arsen Gürzap da diziyi izlemeye değer kılıyordu ki izlemeye başladım. Ama artık sağır oda kulaklarımı sağır etmeye ve sabrımı taşırmaya başladı. İzleyenleri aptal yerine koyacak kadar senaryo boşlukları bana pes dedirtti.

İlk bölümlerini ilgi ve keyifle izledim. Sonra birkaç hafta izlemedim. Dün akşamki bölüme kadar dizide gözümü çıkartan falsolar görmedim, fakat dediğim gibi kesintili izliyorum, bu anlatacağım dışında kaçırdığım yerler çoktur eminim. Hasb-el kader izlediğim bir iki dizide de bu tür sahneler gördüm ve anınında kanal değiştirmiştim. Fakat geçen akşam ısrarla izlemeye devam ettim. Şimdi tüm bunları yazmama neden olan bölümü anlatıyım. Nam-ı değer Aras beyin kız kardeşi hastanede yatarken odasına girdiğinde arkasından doktor giriyor ve hastaya yakınlığını soruyor. Aras bey ismini söylemeden ağabeyi olduğunu söylüyor. Doktor hastalık hakkında bir takım açıklamalar yaptıktan sonra, Aras beye ismi ile hitap ediyor. Acaba Aras tüm hastane tarafından tanınan bir istihbartçı da ben mi bilmiyordum? Duru hanım da sihirli küresine bakıp, Aras beyin hangi hastanede olduğunu görmüş sanırım ki, eli ile koymuş gibi nerede olduğunu buldu...

Düşünüyorum doğal olarak. Komik geliyor bunlar, basit. İşte ben bu yüzden izlemiyorum bu sabun köpüğü işleri. İnsanın aptal, anlamazmış yerine konulması sinirimi bozuyor. Bu kadar idealı bir konun arkasında böylesine tecrübeli insanlar olup, fakat senaryodaki gereksiz boşluklar izleyeni irite ediyor. Kamyonlarca paralar harcanıp, bütçeler ayırılan bu işlerin daha düzgün, sağlıklı ve öğretici olmasını istiyorum. Şehirli kızla, kırsal kesimli adam aşkları ile bir yere varamadığımız ortada. Pek tabii bir film derinliğini beklemiyorum dizilerde, ama biraz daha nitelik sadece.

Ve dikkatimi çeken bir başka noktaya gelmek istiyorum. Kurtlar Vadisini de hiç izlemedim. Ama son günlerde çekilecek yeni düzenlemesindeki şiddet içeriği polamiklere neden olup, kampanyalar başlatıldı. Fakat gördüm ki sağır odanın da pek yabana atılacak tarafı yok. Kurşunlar cirit atıyor ortada, ölen ölene, işkenceler ayan beyan, parmak kesmeler vs. Bir de üstüne üstük 7+ yazıyor, ben 7 yaşında birine bu diziyi izletmezdim. Ben bile bazı sahnelere zor dayanıyorum.

İşte böyle sayın seyirciler. Ben böyle bir dizi izleyicisiyim, 2 tane de olsa, daha fazla ciddiyet istiyorum. Çünkü bu hepimizin kalitesi.

 
Toplam blog
: 17
: 531
Kayıt tarihi
: 20.10.06
 
 

Yazı yazmayı yaptığım işten çok daha fazla seviyorum. Lakin; bana para kazandıran işe, yazmaktan faz..