Sağlıkta Sosyal Dönüşüm

Sosyal sağlık, bedensel, ruhsal ve sosyal yönden tam bir iyilik hali olarak tanımlanan sağlık kavramının, üç boyutunu tek taraflı bakış ve yaklaşımlardan uzak bir sistem bütünü olarak ele alır ve inceler. Çünkü insan biyo-psikososyal bir varlıktır ve varlığı oluşturan tüm unsurların birbirini ve bütünü etkileyeceği tezini savunur.

Bu kabul görmüş bilimsel tez, aynı zamanda tıbbın bir sosyal bilim olduğu gerçeğinin ve bu gerçeğin ışığında bireye yaklaşımların geliştirilmesi gerektiğini savunan anlayışın göz ardı edilmesine karşıdır ve insanoğlunun yaratılış onuruna yakışan ve hayatını kolaylaştıran çözümlerle bireyi koruyan bir anlayışı temsil eder.

Sosyal sağlık yönünden, iyilik ve esenlik hali yaygınlaştırılarak geliştirilmiş toplumlar güçlü toplumlardır ve gelişimci deviniminin verdiği etkiyle bir taraftan toplumsal kalkınmayı toplumun diğer katmanlarına yayarken diğer taraftan tüm toplumun yaşam kalitesinin artmasını sağlar. Yalnızca kalkınma ve yaşam kalitesini geliştirmekle kalmak, yaşam kalitesini derinden etkileyen insana özgü yeni sanatların doğmasına, mevcutlarında gelişmesine neden olur.

Bu yüzden, gerek yerel yönetimler ve gerekse sağlık politikalarını belirleyenler bir tür Sosyal Sağlık Master Planı oluşturmalı ve çözüme yönelik önleyici uygulamalar hayata geçirilmelidir.

Sosyal sağlığa ilişkin politikaların geliştirilmesinde, uygun sosyal yapının(iyilik ve esenlik) ortamının kurulmasında, toplumsal sorunların çözülmesinde, koruyucu ve önleyici projelerin en etkili yöntemlerle devreye sokulmasında işlev görecek insan kaynaklarının belirlenmesinde önceliğin makalenin özünü teşkil eden ve sözü edilen anlayışın felsefesini özünde barındıran sosyal hizmet bilim ve disiplinine önceliğin verilmesi ve bu uygulamalı bilim ve disiplinin misyonunu taşıyan sosyal hizmet uzmanları bu öncelikten maddi boyutta ve yetki anlamında onore edici bir pay almalıdır. Başarının temelinde olumlu etkileri olacak bu pay asla göz ardı edilmemelidir. Çünkü amaçlanan sosyal sağlık koşullarına ulaşma ihtiyacı bu maliyete değer bulunmalıdır. Aksini düşündüğümüzde, sosyal sağlıksız gelişmelerin vereceği zarar daha yüksektir.

Yüklenecekleri önemli işlevler nedeniyle meslek olarak sosyal hizmet uzmanları kendi özel kanununa kavuşturulmalı bir taraftan mevzuat geliştirilerek bu anlayışa yönelik görev tanımları yapılarak cazip hale getirilmelidir. Mesleki pozitif ayrımcılık yapılarak çalışanlar özlük hakları bakımından daha üst seviyede bir konuma ve yetkilere kavuşturulmalıdır. Unutmamalıyız ki, bu tür mesleklere formel kurumların verdiği yetki, önem ve değerle birlikte halk da bu meslek uzmanlarına değer vermeye ve önemsemeye başlayacaktır. Diğer yandan, en az diğer uzmanlık alanları kadar ihtiyaç duyulan bu mesleğe, bağımsız profesyonel bir branş olarak bakılması ve mevzuatlarda yerini alması sağlanmalıdır. 06/03/2009

ALİ SONGÜL Sosyal Hizmet Uzmanı, Mart 2009 ANTALYA

Sosyal sağlığı bozulmuş toplumlarda; kaos ortamı egemen olur, karmaşa ile birlikte güçlü olanın, haklı olanı ezdiği bir sosyal yapı oluşur. Sanat ve bilim gelişmez, bilim adamı saygı görmez, liyakat’ a değer verilmez. Gençlik; özentili, değersiz ve zararlı grupların ve alışkanlıkların esiri olmaya, toplum, fırsatçılığa yönelerek uyanıklık yapmayı yetenek olarak algılamaya başlar.

SOSYAL SAĞLIK

Sosyal sağlık, kısaca; kişinin bedensel ve ruhsal sağlığı üzerinde etki yapabilecek ve aynı zamanda kendi bünye ve toplumsal çevresinden kaynaklanarak gelişen koşulların oluşturduğu sosyal yaşantı alanındaki iyilik ve esenlik hali olarak tanımlanabilir.