Sahte diploma

Türkiye tam bir “sahte diploma” cennetidir.

Şu satırların kaleme alındığı dakikalarda Urfa merkezli bir operasyonda 30 sahte diplomalı öğretmen gözaltındadır.

Yıl içinde ne çok böyle haber okuduk, işittik.

Google’ye “sahte diploma” yazın, görün karşınıza ne acayiplikler çıkıyor.

Sahte diploma şebekelerinden sahte diploma yazılımlarına, sahte diplomalı Öğretmeninden sahte diplomalı doktoruna, diş hekimine, hatta sahte diplomalı Tübitak yöneticisine kadar neleeeer, neler!

Başımıza iş açmayalım diye örnekleri daha ileri götürmüyoruz.

Sahte diploma düzenlemek ve bununla iş yaşamına atılmak, makam mevki sahibi olmak vaka-i adiyedendir.

Bu yolla Devlet memuru olunabildiği, yönetim kademelerine yükselinebildiği de yürütülen soruşturmalardan ve yaygın haberlerden anlaşılmaktadır.  

Sahte diplomayı düzenlemek de kullanmak da suçtur.

Sahte diplomayı düzenlemek ya da kullanmak Türk Ceza Kanunu’nun 204/1. Maddesi uyarınca “resmi belgede sahtecilik” suçu ve ayrıca bu belge kullanılarak devlet memuru da olunmuş ise TCK’nun 158/1. Maddesi uyarınca “nitelikli dolandırıcılık suçu” işlenmiş olabilecektir.

Yürütülen soruşturmalara ilişkin yargı kararlarından öğreniyoruz ki, sahte diplomayla devlet memuru olmuş kişilerin memur oldukları tarihte memur olma şartlarını taşımadıklarının sonradan anlaşılmasıyla birlikte görevlerine son verilebilmekte ve maaşlarının geçmişe dönük olarak geri alınmasına hükmedilebilmektedir.

Memurların “resmi belgede sahtecilik” fiilleri amiyane deyimle dokunulmazlığa (yani 4483 sayılı yasa kapsamında soruşturulması amir iznine) tabi olduğu halde, sahte diplomayla memur olunmuşsa bu yasal koruma söz konusu olmamaktadır.

Bu gibilerin 657 sayılı yasanın 98/b maddesi uyarınca memur olma şartlarını baştan taşımadığının sonradan anlaşılmasıyla birlikte görevine son verilebilmekte ve ayrıca hakkında resmi belgede sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından haklarında suç duyusunda bulunulmakta ve maaş vb. ödemelerin geri alınması için de hukuki süreçler başlatılmaktadır.

Nereden aklımıza geldi de bu “sahte diploma” konusunu dilimize doladık bilemiyorum ama “sahte diploma” kullanılarak seçimle gelinen ve dokunulmazlıkları bulunan makamlara ilişkin hukuki durumu izaha çalışmanın haddimizi aşmak olacağını değerlendiriyor ve gerekli görülüyorsa bu konuyu aydınlatma işini “hukukçu”larımıza bırakıyoruz.

Kenan IŞIK