Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Aralık '08

 
Kategori
Deneme
 

Şair için bir deneme

Şair için bir deneme
 

Adıyaman'daki bir ovadan görünüş 2007


ŞAİR İÇİN BİR DENEME

“Şiir yazmak uykuyu bölebilmektir. Kaç kişi su içmek ya da geç gelen birine kapıyı açmak dışında uykusunu böler?

“Şair bir özleyendir. Özlemleri vardır, denizler kadar derin, dağlar kadar yüce. Kendince bir özlem denizinde gezer durur. Arada bir, gerçeklerden kaçarak, bir denizde bir koyda dinlenir. Dağlara çıkıp indiği de olur. İşte bu sırada dillenerek, ş i i r yazar!”

“Şair yük taşır usul usul, sorumluluğu vardır: Bir dağ altında eziliyormuş gibi yürür!”

''Şair bir yük taşır: Düşüncesi de tasası da bu yükü nereye boşaltabileceği bilmecesini çözebilmektir.''

“Şair, bazen öyle bir duyuş, öyle bir ürperiş içine düşer ki sanırsınız her sorunu kendisi çözebilecektir! Öylesine yalnızdır!”

“Yeni bir yola çıkar her şiirinde. Bilgelik taslar, gülücükler dağıtır, kelimelerle oynar. Daldan dala gezinse de bu yolculuğunda her bakımdan bir tutarlılık arar.”

“Şair kendisi ile olduğu kadar, bildikleri, duydukları, gözlemleri ile de yüzleşir”

“Şair; herkes kaçışırken yağmurda, bile bile ıslanan kişidir!”

“Dünyada kendi kendine ad veren tek kişidir şair. Kendisine aşık der, ozan der, manasçı der, ağıtçı der. Dağdan dağa, ülkeden ülkeye gezer: Her şeye kol kanat gerer kendince! Belki bazı duyguları yeniden tutuşturur.”

“Şair kendi kendine oluşur: Bebekliğinde dinlediği ninniler, gelin övmeler, okul şiirleri, ağıtlar, marşlar onun ses pınarlarını oluşturur. Oluk oluk söz akar onun dilinden!''

“Şair: Bakar, görür, iç geçirir, düşünür; oynar durur kelimelerle. Uzun cümleleri kısaltıverir, kısa cümleleri açar da açar! Kendince bir gizemlilik katar sözüne, eylemine. Okuyucularını bunaltması bundandır! Oysa titizliktir bu yaptığı: İçinde gizli bir müzik olan, o güzelim kelimeleri yerli yerince sıralamak ister. Kulağa da hoş gelen bir ezgidir ulaşmak istediği. Böylece bölünen uyku da görevini yerine getirmeye başlar yavaş yavaş!”

“Geçmişin kendini haklı kılabilmek için tek dayanağı duyarlılık sürecidir. Şair bu sürece doğrudan katılır. Duyarlılık onun da su içtiği bir ırmaktır. Ortak bir bilince doğru yol alırken, kendine göre tavırlar geliştirir: Yer yer sesini yükseltir! Kendince bazı vurgulamaları vardır ki yazmış olduğu şiiri belki de yalnızca kendisi okuduğunda amacına ulaşmış olur!”

''Bir gün kendisine hesap sorulacağını bildiği için o daha erken davranarak sorar da sorar! Bu da onun dün bugün yarın yolculuğunda sorumlulukları da yedeğine alarak gezindiği alanlardır.''

“Şair duyarlılık sürecindeki yolculuğunda yalnız değildir: Nice birikimi, nice sorunu yanında bir de dil dayanağı vardır. Bu yolculukta her şeyi zorlar! Bir kara petekten süzme bal elde etmeye çalışarak şiir yazar. Kendince tasarladığı yollarda bile hayatın gerçekleri bırakmaz onu. Dokunulabilenden en soyut olana doğru kendince değerlere ulaşır: Başkaldırır; sözlerinin arasına yeni yeni imgeler yerleştirir! Kendince bir anlayış döngüsü içinde dolanır. Şiire ulaşarak tat alır. Bir kara petekten bal elde etmeye çalışan bir işçidir şair: Bir dil işçisi!”

''Şair için yalnızca ozan diyenler de var. Neden olmasın! Ozanlar da sözlerle, duygularla, olaylarla, türkülerle, gönüllerle uğraşmıyor mu?''

 
Toplam blog
: 570
: 1034
Kayıt tarihi
: 14.09.08
 
 

1974'te H.Ü. Sosyoloji ve İdare Bölümü'nü yüksek lisans tezi ile bitirdim. 1976 yılında yapımcı y..