Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Nisan '11

 
Kategori
Deneme
 

Şairlik Nedir? 10 : Şairlik Büyücülüktür ..!

Şairlik Nedir? 10 : Şairlik Büyücülüktür ..!
 

Şairler… Bazı şairler... Şair olan şairler öyle sözler söylerler ki bazen bir toplumu ağzı açık oraya çaka kalırlar. Mehmet Akif Ersoy’un “İstiklal Marşı” okunduğu zaman.. Meclis adeta büyülenmiş, ondan sonra başka şiir, marş filan dinlemek istememişlerdir… Korkunç , devamlı alkış sesleriyle TBMM’si yeni İstiklal Marşı’mızı kabul etmiştir. 

Evet, öyle şiirler vardır ki toplumu büyüler; sizi büyüler; sevgiliyi büyüler… 

“İlk Türk boyları kazandıkları utkulardan yada büyük avlardan sonra toplu olarak eğlenirlermiş, bu toylar sırasında ve yas törenlerinde kutsal özelliğe sahip ozanlar ( Kam, baksılar, ...) tarafından bu törenler, kutlamalar yönetilirmiş. Cezbeye giren ozanların söyledikleri büyük ölçüde kahramanlık yırları, bugünkü geleneksel Türk sözlü şiir sanatının oluşmasını ve gelişmesini sağlamıştır.” 

İslam Öncesi Arabistan’ında toplum üzerinde şairlerin büyük gücü vardı. Toplum adeta onların gücünden, şiirlerinden çekinir, onlarla iyi geçinmeye bakardı… Çok güçlü şairler vardı. Bunlar arasında bulunan : Bişr bin Ebi Hazım; Benül Katip ; Imrul Kays ; Hatem Tai ; Tarafa; Lebid ; Zuheyr; Amr; Gülsüm; Antara; Haris bin Hiliza; Hasan Bin Sabit ; Abdullah Bin Revena; Kab Bin Malik;Nabiga; İbni Nadle; Ümeyye B.Ebis Saltes Sakafi; Hansa; El Ahtal…Bu şairlerin en büyüklerindendi…Geniş ölçüde şiir yarışmaları yapılır; şiirler sergilenirdi… 

Hatta Hazreti Muhammed’e de önceleri şairlik büyücülük isnatında bulunmuşlardı. Nef'î, bir ifadesinde Hz. Peygamber'e şairlik ve büyücülük isnat edildiği şeklindeki bilgiye telmihte bulunmuştur. 

Hz.Muhammed’in daha sonra şairlere dair ayetlerin inmesiyle birlikte, onların bir bakıma toplum dışına itilmesi , şiirin haram kılınması gerçekleşmiştir. 

“Şuara suresi”nin 223 ayeti Mekke’de, şairlerden söz eden son dört ayeti ise Medine’de nazil olmuştur. Surenin, şairlerden söz eden ayetinin meali şöyledir: 

“Şairler var ya! Bunların peşine de sapkınlarla çapkınlar düşer / Görmez misin, onlar her vadide şaşkın şaşkın dolaşırlar / Onlar, yapamayacakları şeyleri söyler / Ancak iman edip güzel ve makbul işler yapanlar, Allah’ı çok zikredip ananlar ve zulme maruz kaldıktan sonra haklarını savunanlar müstesna”1 

Fakat Hz.Muhammed’in bazı şairleri takdir ettiği de bilinmektedir. Şairlerin gücünün farkındadır. 

Hz. Peygamber’in, şiirleriyle Müslümanlara moral veren Hassan bin Sabit için söylediği şu sözler, şairlerin gücü için bir gerekçe olabilir: “Ey Hassan, müşriklerin, kâfirlerin yüz karalarını ortaya koy! Cebrâil seninledir. Ashabım silahla harp ettikleri gibi sen de dilinle savaş.” 

Necâtî bir beytinde şiirini doğrudan sihir olarak tanımlar: 

“Yine sihr itdi Necâtî nice söz nice gazel
Leb-i dilber sıfatında bir içim sudur bu (Tarlan 1992a: 348) 

Yani bu yazdıklarıma siz gazel falan demeyin, bu düpedüz bir büyüdür, diyor şiirinde şair… 

Görülüyor ki, zaman zaman şairlerin kendisi de sihirle, büyüyle uğraştıkları zehabına kapılmışlardır; kendilerini bu bakımdan, toplumdan mek parmak üstün görmüşlerdir. Haklı mıdırlar? 

Evet, bazen büyücülük yapıp, nice şiirlerle, nice sözlerle sevgililerinin kalbini kazanmaları onların bu büyücülük işinde nereye kadar gidebileceklerinin göstergesidir. 

Toplum da bu şüera taifesinin “büyücülüğü”nün farkındadır, onun için onları “kaynar kazana” atıp pişirip yemeyi tercih eder. Onun için şairlere her toplumda ver yansın edilmiştir. Başta şairlerin kendileri birbirlerini yemişlerdir… Zaten onlardan ne kaldı ki… 

 

 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..