Sakın bir daha bu Selamı verdiğini görmeyeyim !

Tarihsel sebeplerle çeşitli milletler arasında maalesef yıllardır bitmeyen bir nefret olabiliyor. Bunlardan bir tanesine gençlik yıllarımda tanık oldum. 1983 yılının kışıydı. Hollanda'nın Rotterdam kentinde yaşıtım birkaç Hollandalı ile arkadaşlık kurmuş ve en iyi tanıdığım Karen'in daveti ile bar, parti, sinema vs. arkadaş toplantılarına katılıyordum. Bir gece operaya grup olarak gitmeye karar verilmişti. Opera önünde buluştuğumuzda Karen'e bir şaka yapayım demiştim. Ona bir Nazi Selamı çaktım. Aptalcaydı, yapmamalıydım. Bana :" sakın bir daha bu selamı verdiğini görmeyeyim" diye diğer Hollandalı arkadaşların önünde bağırmıştı. "ne var bunda şaka yaptım " dedim. "Böyle şaka mı olur onlar aile büyüklerimizden birkaç kişiyi fırınlarda diri diri yakmışlardı" diye karşılık verdi. Bir gece Rotterdam barlarından birinde tanıştığım bir Hollandalı benden yaşça büyük bir adamla epey sohbet ettik. Sonunda bana nerelisin diye sorunca, size söylerim ama hoşunuza gitmeyebilir dedim. Adam hiç sanmam ben bir tek Almanları sevmem, sen Alman'a benzemiyorsun Alman'mısın yoksa ? demişti. "Hayır Türküm. " " o halde seni sevmemem için bir sebep yok, Alman olsaydın sevmezdim". Evimizde koruma nöbetçisi iki Hollandalı polisten birisi sohbet esnasında Almanları sevmediğini söyleyince ikinci dünya savaşından dolayı herhalde dedim." Bir tek o değil, Almanlar kendilerini biz Hollandalılardan üstün görürler. Örneğin : " sizin Philips radyolarınız beş para etmez biz Almanya'da daha iyilerini yapıyoruz " derler. Tarihte ve hala birçok millet ve etnik grup birbirine zulüm yapmış ve nefret yaratmış. Kolay degil ama buna rağmen insanlardan milliyetlerinden dolayı nefret etmemek gerektiği kanısındayım.