Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Kasım '10

 
Kategori
Futbol
 

Sami Yen'deki son derbide Beşiktaş güldü : 1-2.

Sami Yen'deki son derbide Beşiktaş güldü : 1-2.
 

Beşiktaş, derbiden galibiyetle ayrıldı.


Ali Sami Yen'in son derbisi oynandı... Önemli bir maçtı, iki takım için de ölüm kalım mücadelesiydi adeta. Mücadeleden Beşiktaş galip ayrıldı, ardında birçok şey bırakarak...

Beşiktaş'la başlayayım çünkü Galatasaray'a dair söyleyecek çok fazla sözüm var. Beşiktaş, iyi mücadele etti. Oyunun bazı dilimlerinde kendi sahasına kapanıp Galatasaray'a pozisyonlar verse de, açıkları iyi yakaladı, özellikle Ali Turan üzerinden bir oyuna giderek galibiyete ulaştı. Yani kısacası Schuster, Galatasaray'ı iyi çözmüştü bana göre. İleri bölgede Holosko ve Guti ayrıca Galatasaray defansını bozmayı başardı. Galibiyeti de hak ettiğini düşünüyorum.

Galatasaray'a gelirsek... O kadar çok söylenecek söz var ki...

Öncelikle yenilen gollerden başlayalım. İlk golde, Ali Turan'ın inanılmaz amatörlüğü var. Profesyonel olan bir futbolcu, o bölgede topa o şekilde mücadele etmez. Baktın, adam senden hızlı, ceza sahası dışında indirirsin. Orada topa yetişemeyeceğin belli fakat buna rağmen inadına adamın ayaklarına kayıyorsun ve havadan penaltı yaptırıyorsun. Olacak iş değil. Böyle bir müdahaleyi u15'te oynayan futbolcu yapmazken, Ali Turan böyle bir müdahale yapıyor ve Galatasaray'ın moralini erkenden bozuyor, skor avantajını da Beşiktaş'a kazandırıyor.

İkinci gole bakarsak, tüm takımdaki hava defansta da hakim. Herkes kendi havasında. Oldukça rahatlar, oldukça sakinler. E öyle olunca ne oluyor, Guti profesyonel adam, adrese teslim bir pas atıyor, Nobre de kafayla golünü atıyor. Atar, doğaldır. Defans ağır. Ayrıca hiçbir futbolcunun geriye destek verme niyeti yok. Ne Ayhan'ı gördüm ben, ne oyuna girdikten sonra Barış'ı. Sadece Lorik Cana orta sahada oynarken geriye destek verdi.

Hagi'nin tercihlerini değerlendirmek istiyorum. Ali Turan'a o bölgede güvenmesi doğaldı çünkü geçen hafta Kayseri'de iyi bir maç çıkarmıştı. Fakat yine de bana sorarsanız, madem Hakan Balta'da bu kadar ısrarcı, Hakan'ı sağ tarafa gönderip son derece istikrarlı olan ve takıma faydalı bir futbolcu konumunda bulunan Insua'yı oynatmalıydı. Bunun dışında ilk 11'de bir yanlış olduğunu düşünmüyorum fakat oyun içindeki hamlelerinde bence sıkıntı vardı. Mehmet Batdal'a güvenmesi de normal çünkü o bölgede başka adam yok. Şimdi herkes eleştirir Baros niye yoktu diye fakat Baros'un da muhtemelen 45 dakika oynayacak gücü yoktu, devre arasında kendini denemişti. Baros'u yine kaybetmeyi göze almadı mantıklı olarak. Mehmet Batdal girdi de ne oldu, onu da ayrıca değerlendireceğim. Bununla beraber Barış-Servet değişikliğine hiç anlam veremedim. Bence çok gereksiz bir değişiklikti, boşunaydı.

İlk 11'de olan futbolculara bakıyorsunuz, kalede Ufuk tamam. Sağ tarafta Ali Turan, riskli adam. Maç içinde de hiçbir şey yapamadı bana sorarsanız. Stoperde Servet-Neill ikilisi. İdeal bir ikili fakat benim dikkatimi çeken bir şey oldu, Neill ayağında çok fazla top bekletiyor, bu da Galatasaray için riskli oluyor. Sol tarafta Hakan'a gerçekten anlam veremiyorum, Insua çok daha yerinde bir tercih olur. Orta sahada Ayhan-Cana ikilisi, faydalı, lafım yok. Sabri'nin sağ kanat oynaması da verimli değil, o bölgede kendini yeteri kadar gösteremiyor. Emre Çolak'a şans verse de Sabri'yi defansa çekse çok daha hayırlı olur. Elano'dan ayrıca bahsetmek istiyorum, bir futbolcu bu kadar isteksiz olamaz. Ne topa adam gibi vuruyor, ne de koşuyor. Kewell hırslı fakat eski formundan bence uzak. Pino deseniz, o da bitirişi bir türlü yapamıyor. Oyuna sonradan giren Mehmet Batdal, golde yaptığı orta haricinde felaket. Barış deseniz ortalarda yok.

Aslında sıkıntı teknik direktörde falan değil, futbolculardan da ziyade yönetimde. Bu takım belli, mutlaka sakat olacak. Bir Arda'nın, Baros'un sakatlığı bu kadar sıkıntı yapar mı? Baros'un yerine oynatmaya futbolcumuz yok. Santrfor sıkıntısının Mehmet Batdal'la çözülmüş sanılabilmesi ne kadar saçma. Geçen sezon da aynı şeyi görmedik mi? Baros bir sakatlandı, Galatasaray Nonda'yı da satınca kaldı öylece ortada, gol yollarında sıkıntı çekti ve şampiyonluğu kaybetti. Yönetimin aklı sportif başarıda olsa bir şeyler olacak fakat yok. Yönetim sadece para kazanma derdinde.

Ne olur ne biter bilmiyorum fakat Galatasaray gerçekten çok sıkıntılı bir dönemde. Bu takımı kim kurtarır bilmiyorum fakat birileri bu ayıbı örtmeli. Umarım gereken yapılır da her şey artık yoluna sokulur...

Beşiktaş'ı da tebrik ediyorum ve başarılarının devamını diliyorum. Bu galibiyetle beraber çıkış yakalayabileceklerini düşündüğümün de altını çizmeliyim. Eğer doğru işler yaparlarsa, şampiyonluk potasına gireceklerdir.

 
Toplam blog
: 313
: 1350
Kayıt tarihi
: 21.03.07
 
 

1996'nın ilkbaharının dünyaya getirdiği birçok çocuktan biriyim. Milliyet Blog'da yazmaya yaşım h..