Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Nisan '11

 
Kategori
İnançlar
 

Samimiyet kurtuluş yollarını açar

Samimiyet kurtuluş yollarını açar
 

Kur’an'da, dinin temeli olan samimiyetin, Allah'tan içi titreyerek korkan ve yalnızca O'nun razı olacağı şekilde yaşayan insanlara has bir özellik olduğu haber verilir. Allah aşkını ve korkusunu içinde taşıyan mümin, O’nun beğendiği ahlaka ulaşmak için büyük çaba içindedir. Bazen unutup yanılır ya da hatalar yapar ancak önemli olan, yapılan hatadan tekrarlamamaya karar vererek vazgeçmektir. 

İnsanın, yaşamını hata yapmadan geçirmesi mümkün değildir. Dünya bir imtihan ve eğitim mekanıdır. İman eden insan her hatasında Allah karşısındaki aczini anlar. Allah, pişmanlık duyan, samimiyetle tevbe eden, bağışlanma dileyen ve kendisini düzelten kullarını bağışlayacağını vaat eder. Ve “... Hata olarak yaptıklarınızda ise, sizin için bir sakınca (bir vebal) yoktur. Ancak kalplerinizin kasıt gözeterek (taammüden) yaptıklarınızda vardır. Allah, bağışlayandır, esirgeyendir. (Ahzab Suresi, 5) buyurur. 

Toplumda, yapılan hatalar hoş görülmez, unutulmaz ve hata yapan kişi telafi yoluna gitse de, insanların ona bakışı değişmez. Bu nedenle insanlar genellikle toplumun kıstaslarına göre hareket eder. Bu da bireyi samimiyetten uzaklaştırır. Kişi, insanların kendisi hakkında iyi şeyler düşünmeleri ve gözlerinde yücelmek amacıyla sahte davranışlar sergiler. Bu, insan için eziyettir; bu durumdan kurtulmak için Allah'a karşı samimi ve dürüst olunmalıdır. Din, "insanlar hakkımda ne der" korkusunu tamamen ortadan kaldırır ve samimiyetten alıkoyan her türlü davranıştan uzaklaştırır. 

Herkes hata yaptığına göre, hatasını itiraf eden ve kendisinde olanı düzelten samimi kişi, üstün ahlak sahibidir. Samimiyetle Allah'a yönelip tevbe ettikten sonra insanların ne düşündükleri önemli değildir. İnsanların hoşnutluğunun ardına düşen kişiler, hatalarını örtmek için yalan üstüne yalan söyleyerek hatadan hataya sürüklenirler. Oysa insanları kandırmayı başarsalar da Allah herşeyi bilir. Çünkü O, “sinelerinin gizli tuttuklarını ve açığa vurduklarını kesin olarak bilendir” (Neml Suresi, 74) 

Samimiyet, vicdanını dinleyen, Allah'ın sonsuz gücünün ve ilminin farkında olan insanların özelliğidir. Allah'tan başkalarının hoşnutluğunu gözeterek hareket etmek, insanı samimiyetten uzaklaştırır. Allah, kullarını zaten her an görür, içindekileri bilir ve her tavrına şahittir. Bu gerçeğin bilincinde ve Kur’an'a uygun yaşamak samimiyeti getirir. 

İnsanın gerçek bir samimiyetle bağlanması gereken varlık yalnızca Rabb’idir. Samimiyet ancak Allah’a koşulsuz iman ile yaşanabilir. Kişinin, Allah’ın buyruklarını yerine getirmeden, “samimiyim” diyerek cenneti umut etmesi, yalnızca kendisini aldatmasıdır. “Samimiyse, küfür içinde de olsa insan cennete gider” gibi bir düşünce mantık çöküntüsüdür. Allah’ı inkâr eden, ahlaksızlık yapan, günah içinde yaşayan kişi, zaten tüm bunları samimiyetsiz ve isyânkâr olması nedeniyle yapar. İnkar içinde yaşayan kişi, ancak bağışlanma dileyip tevbe ettiği ve samimi olarak Allah’a yöneldiğinde O’nun rahmetini umabilir. En önemli olan ise; insanın kendisini samimi görmesi değil, Rabb'inin onu samimi olarak kabul etmesidir. 

Allah’a karşı samimi olanın ise dünyayla işi kalmaz. İnsanın kendisiyle ilgili olumsuz bir eleştiriyi duyduğu anda, yanlışını düzeltmesi gerekir. O halde karşımıza çıkan hatırlatmaları göz ardı etmeyelim... Allah'a samimi bir kalple yönelen insana, dünyada ve ahirette gerçek kurtuluş ve mutluluğun yolları açılır. 

Rabbiniz, sizin içinizdekini daha iyi bilir. Eğer siz salih olursanız, şüphesiz O da, (Kendisi'ne) yönelip dönenleri bağışlayıcıdır. (İsra Suresi, 25 

Haber Ayna 

 
Toplam blog
: 727
: 972
Kayıt tarihi
: 09.02.10
 
 

Ekonomi okudum. 5 yıldır haber siteleri, portal ve dergilerde yayınlanan yazılarımı ve inandıklar..