Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Mayıs '11

 
Kategori
Dostluk
 

Samimiyet ve kurnazlık

Samimiyet konusunda bir arkadaşımızın yazısını okudum ve düşündüm. içimden hak vermek istiyorum ama yaşadıklarım ve gördüklerim kısaca deneyimlerim hiç de öyle olmadığını söylüyor. 

Tüm ilişkiler, hemen hepsi samimi değil ve maalesef gerçek hayatta hangi konuda olursa olsun samimi ilişkiler kurmak isteyenler çoğunlukla kaybediyor. Burada " KURNAZLIK " denen bir kavram ortaya çıkıyor. 

İş ilişkileri , gönül ilişkileri , siyasi ilişkiler, komşuluk ilişkileri , arkadaşlık ilişkileri kısaca tüm insan ilişkileri hepsi istisnalar dışında samimi değil. 

Bazı insanlarımız, olmasını istedikleri şeyleri , gerçekle bağdaşmasa bile , öyleymiş gibi görmekteler . Burada aslında çok duygusal davranıyorlar. Bunun en güzel örneği de bu arkadaşımız. Ama yazısını okuyan ve inanan birçok insanın, çok zor durumlara düşebileceğini düşünüyorum ve endişe ettiğim için bu yazıyı yazmak ihtiyacı hissettim. Belki birkaç kişi okur ve zor durumda kalmaktan kurtulur. 

İnsan ilişkileri o kadar kirlendi ki , menfatler o kadar ön plana geçti ki , arkadaşlarımıza şiddetle şunu tavsiye ediyorum ki " Asla içinizi, en samimi duygularla , en iyi gördüğünüz arkadaşınıza dahi açmayınız " 

Emperyalist ülkelerin etkisindeki , kapitalist bir sistemde , kısaca herşeyin para olduğu , maddenin çok ön plana geldiği , maneviyatın çok gerilerde kaldığı, insani ilişkilerin çok zayıfladığı bir ortamda, tüm ilişkilerdeki samimiyet , ister istemez çok çok zedelenmiştir. 

Şu anda dindar insanların kurduğu bir parti olarak iktidara gelenlerin, madde için yaptıkları ortada iken lütfen samimiyetten bahsetmeyiniz. Sadece dikkatli olunuz. 

Rahmetli babaannemin şu lafını dinlemediğim için birçok defalar kayalara çarpmışımdır. Neydi o büyüksözü ? Şuydu ; " İnanma en iyi dostuna saman doldurur postuna " 

Sadece son 5 yılda , Samimi gördüğüm için , samimi arkadaşlık ve iş ilişkileri kurmaya çalıştığım en az üç kişiden yediğim kazıkları unutamam. Unutmam da mümkün değil. 

Öğrencilik yıllarımda samimiyetle ama çok safça biraz da delice , sözümona Türkiye yi kurtarmaya çalışırken yediğim kazıkların acısını hala büyük bir acıyla ben hatta ailem bile çekiyor. Bu günlerde samimiyetleri nedeniyle binlerce gencin de hayatı kaymıştır. Kimi ölmüş, kimi sakat kalmış , kimi okullarını bitirememiştir v.s. 

İnsanlar can derdinde olduğu için bunu yapmıyorlar , ne için yapıyorlar ? Sadece senden daha iyi yaşamak için başka bir deyişle senin daha kötü bir yaşama mahküm olman için . 

Aman genç arkadaşlarım , kız veya erkek hiç farketmez , tüm ilişkilerinizde biraz kurnaz olunuz . ben yapamadım ama siz bunu başarmaya çalışınız. Bunu da babaannemin bana dediği gibi , ben de bir büyüğünüz olarak size önermek istiyorum. 

Kurnazlığı sevmem ama maalesef kazık yememek için biraz kurnaz olmalısınız . Siz asla kimseye kurnazlıkla kazık atmayınız ama kazık yememek için bunu mutlaka kullanmalısınız. Yani sadece ve sadece nefsi müdafaa için... 

Bu yazıyı yazan arkadaşımız gibi genç kızlarımızın , karşısındakinden samimiyet beklemesini tabii ki anlayışla karşılıyorum. Ama asla bunu genellemeyiniz. 

Çok güncel bir örnek te siyasetçilerimizin samimiyeti... Samimiyet derken neler yapıldığını dehşetle görüyoruz. Kurnaz olamayan siyasilerin düştüğü zavallı durumları , son kaset olaylarında gördük. İşte samimiyetin sonu budur. 

Bu kurnazlıkların arkasında muhtemelen , Türkiye deki menfaatlerini arttırarak sürdürmeye çalışan , destekledikleri partinin büyük farkla seçimi kazanması için oyunlar çeviren bazı güçler var. 

 

 
Toplam blog
: 94
: 313
Kayıt tarihi
: 23.06.09
 
 

1958 Nisan İstanbul doğumluyum. Ama tatiller dışında İstanbul'da uzun süreli yaşamadım. 1975 yılı..