Şampiyon- Baba ve Oğlu Arasında

Bir yabancı film başka ülkelerde çok tutulmadı ama ülkemizin gözyaşlarını döktü geçti. 1979 yapımı The Champ (Şampiyon) filminden bahsediyorum. İlk kez 1931 yılında çekilen Şampiyon o yıl 2 Oscar ödülü aldı. 1979 yılı tekrar yapımı ise ilk film kadar beğenilmedi, Türkiye hariç. Neden bu film ülkemizde çok beğenildi?

Billy eski bir şampiyondur. Şöhret altında ezilerek kendini alkol ve kumara verir. Karısı ile boşanır. Boşandıkları sıralarda bir çocukları olur. Çocuğu Billy büyütür. Eski karısı ise tasarımcılık yapar ve başka birisi ile evlenir. Billy ise servetini bitirerek at yetiştiriciliği yapar. Aradan 7 yıl geçer. TJ büyümüştür. Pekiyi olmayan hayat şartlarında tek ümidi babasının tekrar boksa başlaması ve yeniden şampiyon olmasıdır. Ona baba demez, daima “Şampiyon” der. Aralarında büyük bir sevgi vardır. TJ babasının içtiği içkilere ve kumara karşıdır, ama onu çok sevdiği için katlanmaktadır. Billy ise tüm servetini tüketmesine rağmen sorumsuz davranışlarına devam etmektedir.

Derken TJ’in annesi oğlunu almak için çıkagelir. Üstelik mahkeme kazanacak kadar da parası vardır. Billy ise ilk başlarda oğlunu vermeye karşıdır. Ancak TJ’in daha iyi bir hayat sürmesi gerektiğini düşünmektedir. Oğluna karşı kırıcı davranmaya başlar, “Bıktım artık senden Şampiyon içki içme, Şampiyon kumar oynama deyip hep hayatıma karışıyorsun, rahat bırak beni.” der. TJ ise, “Tamam Şampiyon, içki içmene karışmayacağım, kumar oynamana da karışmayacağım, hatta yediğim yemeği bile azaltıp sana masraf çıkarmayacağım, yeter ki yanında durayım.” desede Şampiyon onu annesine gönderir. Ama TJ annesini kabullenmemektedir, sürekli babasını özlemektedir. Billy de oğlunu. Annesi TJ’in mutsuzluğunu görünce onu babasına geri gönderir. Şampiyon ve TJ tekrar boks dünyasına dönmeye karar verirler. İlk maçında kendinden 13 yaş genç rakibi ile zorlu bir mücadele yapar.

Maç sonunda ise bizi derinden yaralayan sahne geliyor. TJ'in, babası soyunma odasında yatarken yaptığı yürekleri parçalayan konuşma.

Filmin yönetmeni Franco Zeffirelli, başrollerde ise dönemin büyük oyuncusu şimdilerin yaşlı karakter oyuncusu, ünlü yıldız Angelina Jolie’nin babası Jon Voigth, Faye Dunaway ve bu filmde üstün oyunculuğu ile göze çarpan ve Altın Küre kazanan dönemin çocuk yıldızı Ricky Schroder var. Ayrıca bu filmin ülkemizde çok sevilmesini sağlayan, filmlerin görünmez kahramanları dublaj sanatçılarına da teşekkür ediyorum. Türkiye dublajda başarılı ülkelerin birisidir.

Seyretmeyenlere özellikle tavsiye ediyorum. Ancak filmi seyrettikten sonra ağzınızda yerli film tadı kalıyor. Bunun sebebi Şampiyon filminin başarısından sonra yurdumun yaratıcı insanları aynı havayı veren birkaç film yaptı! Sizler bu filmden önce mutlaka o filmleri izlediğiniz için Şampiyon başka filmleri çağrıştırıyor. Boks sahneleri ise Rocky ile karşılaştırılamaz. Ancak oyuncu performansı bu filmde daha ağır basıyor.

Kız çocuklar babalarına, erkek çocuklar ise annelerine hayrandırlar. Şampiyon, Babam Ve Oğlum, Kobra gibi filmlerde babalar ve oğullarının dramatik ilişkileri inceleniyor. Neden bir annenin çocuklarıyla ilgili duygusal ilişkileri ses getirecek kadar güzel bir film olarak yapılmaz?