Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Şubat '09

 
Kategori
Futbol
 

Şampiyonlar Ligi tadında

Şampiyonlar Ligi tadında
 

Futbol'un profesörü. Geldi mi onun gibisi...


Yazımın başlığına şampiyonlar ligi tadında dedim. Çünkü Fenerbahçe’yi izlerken sanki geçen sene’nin İnter, Sevilla veya Chelsea maçlarını izler gibi izledik. Sadece sahada oynanan oyun değil, tribünlerinde konsantrasyonu ve takımına sahip çıkan desteği de şüphesiz o ambiansı andırıyordu.

Sivassporlu oyuncular Medya’nın dolduruşu ve geçen hafta Kocaelispor’un Galatasaray’ın hocasını gönderdiği sükseli skora çok aldanmış olacaklardı ki, Fenerbahçe’nin de aynı sona uğrayacağını ve 3-5 atacaklarını umuyorlardı. Ama daha da acısı bunu içimizdeki bazı İrlandalılar ! da bekliyorlardı . Oysa atladıkları bir şey vardı ki, Fenerbahçe bu sene sahasında ligin tepesindeki takımlardan sadece Trabzonspor ile berabere kalmış diğerlerini ise yenmişti ve tribünlerde ise hep destek tam destek diyen muhteşem bir 45 bin taraftar vardı…

Dünyanın hiçbir yerinde takımına yaklaşık 5 seneden beri golleri ve asistleriyle bu kadar katkı yapan bir futbolcu bu kadar eleştiri konusu olamaz. O futbolcu’nun adı Alex… O bir futbol sihirbazı… Bugün sahada gördüğüm Alex’i yaklaşık 45 bin kişi devamlı alkışladı ve ismini haykırdı. Kaptan bu haksız eleştirilerden o kadar etkilenmişti ki resmen topa dayak ata ata koşturdu bugün. Süper Lig’in en sert ve dirençli takımı kabul edilen Sivasspor bir Alex’i durduramadı ve maç sonunda Bülent Uygun itiraf etmek zorunda kaldı : “Zor oyunu bozar, ama bu sefer teknik zor’u bozdu”

Devamlı söylüyorum elimizde Alex gibi futbol’un kreması sayılacak bir oyuncu var, önemli olan yanına onun dilinden anlayacak onun daha iyi top oynamasını sağlayacak işçiler bulup koyabilmek. Emre, Uğur bugün buna uygun bir futbolcu profili sergileseler de, Deniz’in yerine insanın gözleri hep Marco’yu, ya da Appiah’ı arayıp durdu devamlı. Öyleyse sorun Alex’de değil, onun yanında doğru futbolcuları konumlandıramamak.

Ligin en az gol yiyen takımı Sivas 2 kez öne geçip yakalanınca, Fenerbahçeli oyuncuların hırsı karşısında gittikçe direnci düştü. 3.ncü gol tamamen havlu atmalarını sağladı. İkinci yarı ise Fenerbahçe’nin yorulacağını ve oyundan düşeceğini sandık ama geride hatasız oyun çıkaran dörtlü ileridekilere devamlı cephane taşıyan askerler gibi hep güç hem moral aşılıyordu. Yetmedi o gerideki savaşçı ruh Lugano, takımın en golcü ikinci oyuncusu gitti 4.ncü golü attı ve Sivasspor’un “nakavt”ını ilan etti.

Yine tuhaf ve komik bir şekilde attığı 7 gol bile beğenilmeyip alay konusu olunca Fenerbahçe’de, lig liderine de 5-6 atma isteği 4’ncü golden sonra bile çok açık görüldü futbolcuların gözlerinde. Hele hele Dede biraz daha cesur davranıp, haftalardır sahada olmayan Deivid’i daha erken çıkartıp Emreciksin’i daha erken sahaya koysaydı çok rahat 5-6 olacaktı…

Bir daha “alay” konusu olunmaması için futbolcuların aynı hırs ve inancı önümüzdeki maçlarda da, özellikle Çarşamba gecesi yine aynı rakibe karşı sahaya koymaları gerektiğidir. Hiçbir Fenerbahçeli futbolcu bize Büyükşehir veya Gençlerbirliği maçında bu mücadeleyi ortaya koyduğunu söyleyemez.

Şüphesiz bu gece öne çıkan isimlerin başında haftalardır eleştirdiğimiz ve geçen hafta eldivenlerini de sahaya fırlatıp söylenen Uğur Boral’dı. Uğur bu maçı tekrar izleyip, nasıl mücadele ettiğini ve içeri girip arkadaşlarına yakın oynadıkça takıma ne kadar faydalı olduğunu tekrar görmeli. Uğur’u Sevilla maçlarından sonra ilk kez keyifle izledik. Attığı gollerin dışında savaşçı ve mücadeleci futbolundan dolayı kutlarım

.

Burada Emre’nin de hakkını vermemiz gerekir ki, Emre ‘de Fenerbahçe’ye geldiğinden beri en istekli, en arzulu ve en derli toplu oyununu oynadı. İlk defa onu ezeli rakibimizdeki gibi oynadığını görmek beni sevindirdi. Umarım Emre adına devamı gelir.

Son söz yine yönetime ; acilen Lugano ile sözleşme imzalanmalı ve Gökhan Gönül’ün komik ücreti (yıllık 300 bin avro) zamlanmalı.

Ey ruh döndüysen kapıyı 4 kere çal…

Ahmet ÇELİKSÜNGÜ

Bu blog Canlı Maç Anlatımı sayfamızda da yayınlanmaktadır

 
Toplam blog
: 252
: 936
Kayıt tarihi
: 17.03.08
 
 

74'ün İstanbulunda, Sultan şehri Üsküdar'ın, kız çocuklarına "Zeynep" erkeklerine "Kamil" adı kon..