Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Temmuz '12

 
Kategori
Güncel
 

Samsun'da yaşanan sel felaketi fail-i meçhul müdür?

Samsun'da yaşanan sel felaketi fail-i meçhul müdür?
 

Fail-i meçhul ne demektir?

Kısaca;  kimin yaptığı bilinmeyen, demektir.

Ülkemizde, son dönemde yaşanan doğal felaketler fail-i meçhul müdür?

Örneğin; Samsun’un Canik ilçesindeki sel felaketi ve dere yatağına yapılan evler nedeniyle hayatını kaybeden 12 vatandaşın ölümü?

Bence değildir!

Çünkü bunu yapanların kimlikleri bellidir!

Failler belli olunca ve gerekli cezayı görmeyince, o ülkeye hukuk devleti demek mümkün mü?

O halde bu yönetim nedir?

O zaman suçlu, aklı ve bilimsel verileri kullanmayan kötü yönetimler mi?

Samsun'da 12 yurttaşımızın hayatını kaybettiği sel felaketi birkaç günlük konuşmanın ve atılan nutkun sonrasında unutuldu gitti!

Ha bu arada ölenlerin yakınlarına ve evleri su altında kalanlara biner lira yardım yapıldı. Yapılan TOKİ evlerinin bodrum katlarının boşaltılacağını da unutmamak lazım. Bodrum kat boşalınca her şey bitiyor mu?

Bence evet!

Çünkü insanlar böyle bir felaket karşısında evleri yüksekte olduğu için suda boğularak ölmüyorlar!

Bunlar yeter mi?

Bence fazla bile!

Kabahati sele, doğaya yükleyelim, suçu biraz da ‘kaderciliğin’ üzerine yattık mı, gerisi bir şekilde  hallolur.

Tabi ilahi kabahatli aranacaksa, aha CHP orada duruyor!

Kılıçdaroğlu çizmeleri giyip, soluğu afet bölgesinde alıyor.

Alıyor da, onun yaptığı ucuz siyaset (!) oluyor.

Derin siyasetçiler, çiseyen yağmurda ıslanmamak için olay yerinden hızla uzaklaşanlardır!

Ha bir de TOKİ Başkanı var. Zat-ı muhterem, tatilini yarıda kesip, olay yerine gelmeye bile tenezzül etmiyor. Olayın üzerinden dört gün geçtikten sonra, olay yerine gelip, o tarihi demeçlerinden birini patlatıyor! “Bu olayda TOKİ’nin suçu yoktur!”

Ne kadar doğru değil mi?

Yalnız işin içine Şehir Plancıları Odasının raporları girince, işin rengi değişiveriyor.

Ne diyor Şehir Plancıları Odası?

"Dere yatağının değiştirilmesi ve sonrasında eski yatağın yapılaşmaya açılması temel hata olarak öne çıkmaktadır."

Bu ve benzeri doğal(!) afetler ülkemizde ilk defa olmuyor.

Dere yataklarını imara açmak, rant sağlamanın, yeni zengin yandaşlar yaratmanın en kolay yolu.

Daha 2009'da İstanbul’da, Ayamama deresinde olan faciayı hatırlayan var mı?

Bu gün Samsun’da yaşanan ile o zaman yaşananın birbirinden farkı ne?

İkisi de aynı zihniyetin ürünü!

Sanki kopyala-yapıştır gibi!

Halkımızda bunları kolaylıkla unuttuğu için, bu tarz felaketler bir kaç yılda bir tekrarlanıp duruyor.

Bizler de her seferinde dehşete düşüyoruz. Sorumluları suçlayıp, birilerinin bir şekilde cezalandırılmasını istiyoruz.

Oysa hepsi aynı!

Onun içindir ki unutmayan insanlar, Cern'de atom altı parçacığını parçalayıp, “Tanrı Parçacığını” bulurken, biz hala kötü yönetimleri parçalayamıyoruz ve yaşamlarımızı yitiriyoruz!

Kötü yönetim bununla da sınırlı mı?

Samsun'da meydana gelen sel faciasından sonra Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın çare olarak; "Bodrum kattaki kapıcı dairelerinin iptal edileceğini" söylemiş olması, tam traji-komik bir durum değil mi?

Sayın Bakan, isterseniz uzmanların raporlarına bir göz atın!

Doğaya karşı çıkmayı ve yeni rant alanları yaratmayı bırakın!

Dere yatağına yapı yapmayın, yapanlara izin vermeyin!

Geçmişten ders çıkarıp, geleceğe umutla bakan projelere imza atın!

Samsun'da selden, Tuzla Tersanelerinde iş kazalarından, Esenyurt'da şantiye yangınlarından, Şanlıurfa'da cezaevi yangınlarından, Uludere'de bombalanarak öldürülen vatandaşlardan, Türkiye'nin her yerinde PKK teröründen, Akdeniz'in ortasında Mavi Marmara gemisine İsrail askerleri tarafından yapılan saldırıdan, Suriye karasuları yakınlarında savaş jetinin düşürülmesinden vs… Bir sürü kötü politika ürünü ölüm…

Her nedense, her gün bir şekilde ölüyoruz ama sonuç olarak hep ölüyoruz...

Biz hala fail aramaya devam ederken, birileri gözümüze sokarcasına yukarıdaki örnekleri sıralıyor.

İşte failler;

Bilime, plana, projeye, denetime, doğru ve şeffaf yönetime, sahip olamayan...

Doğru siyasi hesap yapamadan, siyasi strateji yapanlardır!

Yani Türkiye'yi yöneten iktidardır...

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..