Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Ağustos '06

 
Kategori
Kent Tarihi
 

Samsun ve marka

Samsun ve marka
 

Marka olmak güzel şey. Düşüncesi, hattâ hayâli bile. Orta Karadeniz’in zengin tarih ve harika bir coğrafyaya sahip şehrine yakışır da. Samsunun marka olabilmesi için hiçbir eksiği yok. Hatta artısı bile var. Öyle bir noktadayız ki, bulunduğumuz yerden şöyle Anadolu’ya doğru kollarımızı açacak olsak adeta dörtbir yandan kucaklayacak gibiyiz. Karadeniz’e bakınca karşımızda duran komşumuz Rusya’ya el sallayabiliyoruz. İstediğimiz anda bizi dünyanın en ücra köşesine ulaştırabilecek uluslararası kara ve havayolunun yanı sıra hem demiryolu hem de denizyoluna sahibiz. Bugün ülkemizde bu dört yolun bir arada bulunduğu kaç şehrimiz var ki?

Yani helva yapmak için her şeyimiz hazır. Bütün malzemelerin hazır olduğu yerde helva çıkmıyorsa suç un, yağ, şeker ve suyun değil onu bir araya getirip helva yapamayan ustalarındır. Bugüne kadar bu böyle olmuştur. Bu şehri sevip ona gönül verenler elbette bu hasretle daha fazla zaman kaybetmemelidirler.

Samsunun Markalaşması yönündeki projenin sahibi olan değerli insan Gazeteci Mustafa ÇAKIR’ı tanıyorum. Onun bir şehri yalnız sevmekle kalmayıp, sevginin bedeli olan borcun ödenmesi gerektiğine inandığını da biliyorum. İşte bu inanç onu marka yolculuğuna itmiştir.

Projenin gündeme geldiği dönem, yani zamanlaması tam yerinde olmuştur. Her şeyden önce Samsuna atandığını öğrendiğimiz günden bugüne kadar varlığıyla gurur duyduğumuz Samsun Valisi Sn. Hasan Basri GÜZELOĞLU bu şehir için önemli bir şans ve büyük bir değerdir. Samsun Yazarlar Derneği olarak Sn Valimizin Samsunumuzla ilgili düşünce ve çalışmalarını bir kez daha tebrik ediyoruz. Marka yolunda da ciddi mesafeler alınacağından hatta başarılı sonuçlara ulaşılacağından kuşkumuz yoktur.

Her zaman misal verdiğimiz Kayseri, Gaziantep ve Konya’nın bugünlere nasıl geldiğini bir inceleyelim. Sadece seviyorum diyerek değil, üreterek üretenlerin yanında yer alarak…söz konusu şehir olunca kısır tartışmaları bir kenara bırakarak…öyle gelmişlerdir. Daha düne kadar ismini bile duymadığımız Safranbolu’ nun dünyaya açılmasının altında yatan gönüllü teşekkülleri nasıl unutabiliriz. Onlar karanlığa küfretmek yerine kalkıp bir mum yakmayı denemişlerdir. Bunu Beypazarı, Mudurnu takip etmektedir. Oralarda “Ben” yerine “Biz” anlayışı hakim olmuştur.

Samsun için yıllardır söylem ürettik. Şimdi eylem zamanıdır. Büyük edip Muhammet İKBAL ” Harekette birlik olmazsa, fikirdeki birlik faydasızdır” diyor. Samsun için yeterli derecede fikir sahibiyiz, şimdi harekette de birlik zamanıdır. Bunun için yediden yetmişe herkes bu anlamlı görevde yerini almalıdır.

Mevlana “Bir mum diğer bir mumu tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez” der. Üstelik ışıklar çoğalır. Aydınlık daha geniş bir çevreye yayılır. Şair/Yazar İsmet ÖZEL’ de “Parmak ayı gösterdiği zaman, parmağa değil, aya bak” diyor. Şimdi parmaklar Samsun için ileri hedefleri gösteriyor. Ya parmağa bakacak, ya da parmağın gösterdiği ileri hedeflere doğru yol alacağız. Göreceğiz ki Samsun bu yolculukta arkasından daha kimlere de yol açıp, onları da peşinden sürükleyecektir.

Bu yolculukta üzerimize düşen görevlere hazırız derken, marka yolculuğuna gönül verenleri bir kez daha kutluyor yolun açık olmasını diliyorum.

 
Toplam blog
: 574
: 922
Kayıt tarihi
: 09.08.06
 
 

Samsun Yazarlar Derneği (Kurucu) Başkanı. 12 kitabı neşredildi. Türk Güreşinin Sembol ismi Yaşar ..