Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Aralık '06

 
Kategori
Dünya Şehirleri
 

San Antonio

San Antonio
 

Ülkemizde bir çok kişi bir gün en azından Amerikaya gezmek için gitmenin hayalini yaşar. Bu hayallerin önemli bir kısmını da New York, Las Vegas, Los Angeles, San Fransisco, Miami, Boston gibi genelde daha bilindik şehirler süsler. Başka bir deyişle Amerika'ya bir gezi planlayan birsinin ilk düşündüğü yerlerden biri değildir Texas eyaletinin San Antonio şehri. Ben ise eğer bir gün yolunuz düşerse aman kaçırmayın derim. 1992 ve 2002 yıllarında işim gereği ilkinde 4 ay sonra da 5 ay geçirdiğim bu güzel şehri sizlere dilim döndüğünce anlatmaya çalışacağım.

San Antonio nüfus açısından Texas'ın 2nci ve tüm ABD'de 7nci büyük şehirlerinden biridir. Şehrin kuruluşu 1700'lü yıllara kadar uzanır. Filmlere konu olan meşhur Alamo savaşı (1836) da burda olmuştur. Bugün Alamo kalesi şehrin tam merkezinde, çevresinde bir çok otel ve alışveriş merkezleriyle, tam anlamıyla turistik bir bölge haline gelmiştir. Şehrin kültürel ve tarihsel zenginliği attığınız her adımda size kendini hatırlatır. Sayısız müzelerinden beni en çok etkileyen 1981 de açılan San Antonio Sanat müzesidir. Antik çağdan, çağdaş sanata kadar yaklaşık 250 bin parçayı koleksiyonunda barındıran bu müze mutlaka görülmesi gereken yerlerdendir.

Festivalleri ise ayrı bir olaydır. En ünlüsü ve etkileyicisi şehrin Meksika'dan bağımsızlığını kazanmasını ve Alamo savaşında hayatını kaybedenleri anan Battle of Flowers festivalidir. Her yıl Nisan ayında gerçekleştirilen bu festivalde bir çok etkinlik şehir halkına ve ziyaretçilere çok keyifli anlar yaşatır.

Gece yaşantısı da bir farklıdır San Antonio'da. Rodeo ve Country müzik kulüpleri, ya da Wild Zebra gibi daha çok göze hitap eden barları, sabaha kadar açık nefis kahvesi, tostu ve omletiyle meşhur Jim's kafeleri, pan cake deyince akla ilk gelen IHOP'u anlatmaya blog sayfaları yetmez. Ya da meşhur nehrinin kıyısındaki sağlı sollu lokanta ve publarında Texas ve Meksika mutfağının en güzel örneklerini tadabilirsiniz. River Walk'daki Hooters'da biranızı buza yatırılmış nefis istridyelerle yudumlayabilirsiniz. Hooters'ın garson kızları ise ayrı bir hikaye. Veya da elinize kahvenizi alıp nehrin kıyısındaki banklara oturup canlı performans sergiliyen bir orkestranın çaldığı muhteşem meksika müziğine kulak verebilir, hayallere kapılıp giderseniz. Her şey ne kadar da uzaktadır artık.

NBA maçlarını seyredenler bilir. San Antonio Spurs önemli takımlardan biridir. 2002 yılında hizmete giren SBC'deki maçları seyretmek ise olağanüstü bir keyifdir. Yalnız ucuz olsun diye 15 dolarlık bilet alırsanız yanınıza mutlaka bir dürbün alın derim. Daha önceden farkına varmadığınız yükseklik korkusuyla da burda tanışabilirsiniz.

San Antonio şehri gerçekten anlatılmakla değil, yaşanmakla anlaşılacak daha doğrusu yaşanılacak bir şehirdir. Amerika'ya düşerse bir gün yolunuz, Texas'dan ve San Antonio'dan geçsin derim ben. Amerikanın sadece filmlerde gördüğümüz ya da bir kaç popüler şehrini gezmekle anlaşılacağını sanmıyorum açıkcası. Kovboy kıyafeti giymiş Amerikalı bir çiftçiye elinde birasıyla bir yandan Rodeo seyredip, diğer yandan country müzik eşliğinde dans ederken her yerde rastlayamazsınız.

 
Toplam blog
: 116
: 1883
Kayıt tarihi
: 24.10.06
 
 

Emekli Deniz Öğretmen Subayım. Felsefe ve yabancı dil eğitimi üzerine çalışmaktayım. Yazmak ise b..