- Kategori
- İlişkiler
Sana el sallıyorum
Limandan yeni ayrılan gemiyi seyrederken arkasından el sallamak boğazı düğümlenip yutkunamamak ağlamak isteyip gözyaşlarının gözlerden dökülememesi ve keşke bende o gemide olsaydım diye yüreğin burkulması duyguların bir o yana bir bu yana savrulması ne acı ne hazin bir duygudur.
Bu yazının ilham kaynağı yazdığım bir bloğa yapılan yorumdu. Etkisinden kurtulamamış olmalıyım ki şu an bunları yazıyorum.
Kimse bulunduğu yerden memnun değil. Gülüyoruz eğleniyoruz üzülüyoruz ağlıyoruz bir şekilde hayatı yaşıyoruz. Çoğu zaman yanımızda olan güzellikleri fark edemiyoruz bile. Ta ki onu kaybedene kadar.
Gidene gitme kal diyemediğimiz gibi elveda bile diyemiyoruz çoğu zaman. Giden gidiyor kalana sadece gidenin yasını tutmak kalıyor.
Kalan *keşke bende o gemide olsaydım* diyerek gidene olan özlemini dile getiriyor ve belki de ilk defa yüreğinin sesini sinliyor.
Giden de kalan da belki de ilk defa kendisiyle yüzleşiyor.
Keşke
İstediğimiz gemiye zamanında binebilsek arkasından el sallamak zorunda kalmasak
Keşke
İstediğimiz gemiye istediğiz insanlarla binebilsek mutlu olabilsek
Keşke
Keşke hayatımızda keşkeler olmadan yaşasak dilediğimiz limana demir atabilsek
Keşke
Gemimiz karaya oturmasa
Keşke
Gidenler kalanların aslında.....................................