Sanat Dolu Tahta Bavullarımız Goslar'da Açıldı

ALMANYA’ya göçün 50. yılında “Görsel Sanatçılar”, Goslar‘daki Sanat Şöleni”nde dünya diliyle Türkiye’den vermek istedikleri mesajı verdi. 

Elli yıl önceki “Tahta Bavul”ların sembolik fonksiyonellği ile göçün ellinci yılındaki sembolik fonksiyonelliğinin hedef kitleye iletimi muhteşem oldu.  

Uluslararası Aktivist Sanatçılar Birliği üyesi ve sanat eleştirmeni İbrahim Karaoğlu ve heykeltıraş aynı zamanda katılımcı Filinta Önal’ın küratörlüğünde “Bavulum dolu sanatla-Kunst Aus Dem Koffer” adlı sergi, SPD Genel Başkanı Sigmar Gabriel, Goslar Büyükşehir Belediye Başkanı Henning Binne, Hannover Başkonsolosu Tunca Özçuhadar ile çok sayıda Türk ve Alman sanatseverin katılımı ile 30 Temmuz 2011 Cumartesi günü Almanya’nın Goslar kenti Goslar Müzesi’nde açıldı.  

Ressam Prof. Dr. Cuma Ocaklı, Doç. Dr. Mehmet Alagöz, ressam Habip Aydoğdu, Ekrem Kahraman, Reyhan Abacıoğlu ve heykeltraş Filinta Önal’ın yapıtlarından oluşan sergi, Goslarer Müzesi’nde 16 Eylül’e kadar açık kalacak.  

Sergi hakkında bilgi veren ve uzun süre Almanya’da görsel sanatçı ve sanat eğitimcisi olarak yaşamını sürdüren Doç. Dr. Mehmet Alagöz, “Elli yıl önce tahta bavul ve kara trenle İstanbul’dan davul zurnayla yolcu edilen Türkler‘in, elli saat yolculuk sonrasında Köln Deutz Tren İstasyonu’nda bandoyla karşılandıklarını belirterek, “Başlangıçta misafirdik, sonra gurbetçi ve Almancı diye tanıtıldık, şimdi ise Almanya Türkleri olarak adlandırılıyoruz. elli yıl önce Almanya’ya göç eden Türklerin yanlarında getirdiği en değerli eşyalarıydı tahta bavullar. Bu nedenle sergiye katılan her sanatçı, o eski tahta bavullara sanatsal anlamlar yüklediler” dedi.  

Her biri kendi alanında uzman olan sanatçıların bu denli can alacı bir konuda “Taşı gediğine oturtan”yaratıcı küratörlerin küratörlüğünde üstlendikleri misyonun ağır sorumluluğunu taşımak ancak alanında uzman olmanın cesareti ile kabul edilebilir. Kültür Bakanlığı’nın verdiği desteğin Türkiye’yi temsil cesareti ise, küratörlerin katılımcı sanatçılara olan “Alanlarında Uzman”lığın verdiği güvendir. Katılımcı ressam Habip Aydoğdu’nun bir soruyu yanıtlarken “Küratör sanatçısını, sanatçı ise küratörünü arar ve bulur” derken; karşılıklı güven ve “Sanatçı Yeterliliği”nin vurgulanmak istediğinin bilinmesi gerekir.  

Hangi alanda olursa olsun “Temsil Yeteneği” kendine güven ve alanında yeterli olmakla doğru orantılıdır.  

Tüm katılımcı sanatçılar ile küratörleri yakından tanıma şansına sahip biri olarak; Türkiye’yi gerek sanat adına , gerekse sanatçılığın verdiği uluslar arası “İnsan odaklı duruş” adına olsun en iyi temsil ettiklerinden emin olduğumu belirterek; gidişleri gibi gelişlerinin de muhteşem olacağını ve dünyaya vermek istedikleri mesajı vermiş olmanın haklı gururunun hazzı ile döneceklerini bilerek kutlamak istiyorum.  

Dileğim aynı sergi olmazsa bile, benzer yaratıcı projelerin Türkiye’de de yaşama geçirilmesidir.  

http://www.mehmetkapcak.com/news.php 

http://www.mehmetkapcak.net