Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Kasım '08

 
Kategori
Siyaset
 

Sanat ve siyaset

Sanat ve siyaset
 

Mide ağrısı şikâyetine rağmen, gözlerini muayene eden doktora çıkışan hasta, şu iginç yanıtı alır:

"Gözlerin sağlıklı olsaydı, elmanın çürüğünü yiyerek mideni bozmazdın"

Böylece başlıktaki iki sözcüğün birbirleriyle ne ilgileri olduğunu merak edenlere, yanıtı peşinen vermiş oldum.

Siyaset, insan avlama, insan tavlama sanatıdır. Sayısal üstünlüğü sağlamak için her yol mubahtır. Sürü felsefesi, toptancılık onlar için en kârlı yoldur. Hani bir taşla iki kuş, veya daha fazlasını avlamak isterler. İnsanları binbir yalanla keklik gibi havalara uçurur, ardından ateş ederler ki; daha fazlası düşsün diye... Bu sürü avcılığı çok verimli olduğu için avcılar aşina oldukları sürüden ne kadar avlayacaklarını kolayca tahmin adebilirler. Bu sayı onlar için " Çantada Keklik dir" Demek oluyor ki; biz insanlar kendimizi sürüye kaptırıp, öndeki kılavuza teslim olursak, çantada keklik olmaktan kurtulamayız.

Bu açmazdan kurtulabilmek için sığınabileceğimiz en güvenli liman SANATTIR.

Hangi liman?...

"Ne yani... Mankenlerin göğüs araları mı?"

" Ekranlardan taşan kalçalar mı?"

" Ünlülerin kaçamakları mı?"

" Magazin muhabbetleri mi?....

Hayır, hayır elbette hayır. Benim önerebileceğim "GERÇEK SANATTIR"

Gerçek sanat, siyasetçinin oyununu bozar. Onların incilerini leblebiye dönüştürür. Bizleri ise nitelikli bireyler haline getirir:

1-Sürüye katılmayız

2-Kişilik kazanırız

3-Seçici oluruz

4-Kolay aldatılmayız

5-Onurlu oluruz

6-Hakkımızı ararız

7-Kolay güdülmeyiz

Artık bütün dünyada siyasetçiler, dikensiz gül bahçesi arıyorlar... Yetenekli olmadığı halde ülke yönetmeye soyunanların karşısında en önenli engel, hakkını arayan, nitelikli bireylerden oluşmuş bir toplumdur. Böyle bir toplumun oluşmaması için gerçek sanatın yerine uyutucu, ilgiyi başka alanlara çeken, televole kültürü körükleniyor. Diğer taraftan da hiç hakları olmadığı halde, kutsal değerleri de siyasette kullanıyorlar.

Araştırıp, okuyup aydınlanmamız , hiç de zor değildir. Yeter ki; bizi kuşatan uyutma politikasından kuttulabilelim. Bunun için, kitap okuyarak, sanat ortamlarını takip ederek, kendimizi çağın koşullarına göre donatmalıyız. Eğer kendimizi salarsak, bugün bizler yarın ise bizden doğacaklar, "demokrasinin dolgu maddesi " olmaktan başka bir işe yaramayız.

İnsanlığın kurtuluşu, bilgili, uyanık, nitelikli, aydın insanların çoğalması ile sağlanacaksa bunda sanatın payı herşeyden fazla olacaktır.

 
Toplam blog
: 163
: 1230
Kayıt tarihi
: 15.01.07
 
 

1941 yılında Trabzon'da doğdum. 1961 Erzurum Yavuz Selim İlköğretmen Okulunu bitirdim. 1965 A..