Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Aralık '15

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

Sanatın gizi

Sanatın gizi
 

Trabzon Lisesi önünde o ünlü manolya duruyor yerli yerinde !


DÜNDE KALAN
 
İnsan, sevdalarını, coşkularını, özlemlerini, kaygılarını, beklentilerini sanatın gizinde dile getirdi hep. Ozanlar, yazarlar  -özellikle ozanlar-  insanın sığındığı bir liman oldu çoğu kez. Kimi kez yaşamın akıp giden inişli yokuşlu, kıvrım kıvrım nehrinde sanatın gizini soluklarında taşıyan ozanlarımızın, yazarlarımızın aramızda yaşadıklarını unuturuz. Onlar da bizler gibi insan, ama duyarlılıkların  en uç noktasında. Bizlerin göremediklerini gören, anlatamadıklarını anlatan güzel insanlar.
 
Ozan Hüseyin Atabaş, “İlkyaz Töreni” adlı şiir kitabında sözünü tutmaya çalışan bir ses insan adına:
 
Gönül acılarla örerken kozasını
ceplerinde kuş sesi çocuklar geçiyor sokaktan.
Oysa ben, kimseler bilmese de
uçurtmalara tutunmuş okul kaçkını biriyim 
yazmaya başladığımda
sana söz verdiğim şiiri. 
 
Hangi ozan  “ o şiiri ”  yazabildim diyebilir!?
 
İzmir'de yaşayan yazar Dr. Gülseren Engin, “Kaçış Düşleri” adlı öyküsünde – bu öykü aynı zamanda yapıtının adı –  kadının çıkmazını şöyle anlatmış:
 
“... Bir suçlu gibi dönüyorum eve. Bavulu boşaltıyor; önüme mutfak önlüğünü takıp, pirinç ayıklamaya oturuyorum. Ağlıyorum.” 
                      
“ Eski Günlerden Anılar Kaldı ”  adlı öyküsünde:
 
“ Sesin çatallı ve kalın. Yine de eski şarkıları duyduğunda usul usul mırıldanıyorsun. O anda yüzün pembeleşip gençleşiyor. Anılar uçuşuyor gözlerinde, gülümsüyorsun.”
 
Yine kadının sesi soluğu, yaşanmışları gün yüzüne çıkaran bir yürek. 
 
Kitaplaşmamış şiirleri anılarda kalan bir öğretmen ozan Osman Osmançelebioğlu aramızdan ayrılalı kaç yıl oldu!             
 
Seninle iki ucundayız yalnızlığın
Özlem yüklü trenler geçer raylarımızdan
 
Ozanın paylaşamadığı “yalnızlık” özlem yüklü trenlerin içindekiler kavuştuğunda son bulacak.Kavuşacak mı ! ? 
 
Şiirin, öykünün çözemediği sorun, aşamayacağı engel olmasa gerek. Yeter ki anadiline sevdalı ozanların, yazarların işlediği duyarlılıklar “sanatın gizi”nde boy versin.
 
( Türksesi, Sanat Yorum,  8 Ağustos 1994, s. 2, Trabzon )
 
03 HAZİRAN 2013’ E  DÜŞEN NOT
 
Sanat gizinde boy verirken ayrılıklara düşüyor zaman. Trabzon, orada yaşadıklarım, ürettiklerim bir kuş kanadı kadar uzak. Yüreğim pır pır ediyor düne!..
 
02 ARALIK 2015' E DÜŞEN NOT
 
çoğalan *
 
geleceğe söylenmiş
ne varsa
 
sorgula
susan dili
sor
kim taşır onurla
özgür kuşların sıcacık yüreğini
gözlerin
dur durak bilmeden çoğalan
yaşanmışın en güzeli
giz değil yaşanmışlar 
insan yüzünde
 
(  doludizgin )
 
DÜNDE KALAN
TRABZON’DA KÜLTÜR SANAT :
 
Trabzon Devlet Tiyatrosu, Ekim 1994’te Haldun Taner’in Keşanlı Ali Destanı oyunuyla perdelerini açıyor.
 
Dünüme özlemle bakıyorum ! Hoşça kalın dostlarım !
 
 
 
Toplam blog
: 1064
: 732
Kayıt tarihi
: 24.03.12
 
 

Türkay KORKMAZ, umuda yolculuğu ertelemez. Mermeri delenin damlanın sürekliliği olduğunu bilir. Y..