Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Ağustos '06

 
Kategori
İş Yaşamı - Kariyer
 

Sandığınızdan daha akıllısınız

Siz aslında patronunuzun, arkadaşlarınızın ya da şirketinizin sandığında daha akıllısınız. Ve tabii ki size hergün birşeyler satmaya çalışan pazarlamacılardan da...

Seth Godin’in yeni kitabı çok güzel mesajlar veriyor. Şöyle diyor: “Yıllarca okuyucularımın zekası üzerine bahis oynadım. Değişebilenlerin kazanacağını söyledim. Fırsatlara dönen ve alışkanlıklarına saplanmayanların kazanacağını söyledim. Ve kazandım.

Yaşadığım hayata baktığımda bir benzin istasyonunda havai fişek sattığımı görüyorum. Benim kitaplarımı okuyanlar bir sonraki adımda ne neyi nasıl yapacaklarını biliyorlar. Ancak bunu patronları bilmiyor. Ellerinde içi sıkıştırılmış gaz dolu bir çanta var ama birşey yapamıyorlar.

İşte ben burada devreye giriyorum ve havai fişekleri getiriyorum. Havai fişekler elinizdeki gazın önemine dikkati çekiyor. Fakat burada çok önemli bir şeyi kavrıyorsunuz, herkes her mesajı aynı anlamıyor. Bazıları saatlerce seminer alıp bazıları 2 satır blog okuyup mesajı kavrayabiliyor. Bu yüzden yazdıklarınızın ya da vermeye çalıştığınız mesajların doğru yere gitmesi çok önemli. Bir yandan da her ne kadar doğru şeyler söyleseniz de birileri bunlar içinden kendi işine hiç yaramayacak olanı bulabiliyor, işine yarayacak olanı cımbızla çekip çıkarıyor.”

Kitabı şöyle bir değerlendirdiğimizde çok güzel noktalara parmak bastığını görüyoruz. Bizim eğitim sistemimizde ekonominin bir çarkı olmamız istenir. Yani işleyen bir sistemde yerimizi bulmamız. Bu sayede eğitimli çarklar diğerlerinden daha iyi bir yere monte olurlar. Peki son dönemde bu çark olayında neler değişti?

1- Standart çarklara talep azaldı
2- Eğer standart çark pahalanırsa otomatize edilme yoluna gidiliyor
3- Eğer otomatize edilemiyorsa ucuz çarka yöneliniyor
4- Eğer rekabet mecbur ederse firma elindeki çarkları daha ucuza kullanma yolunu arıyor.

Sonuç olarak başkaları tarafından takdir edilen ve beğenilen bir işi yapmak imkansız hale geliyor. O halde kendimiz, ailemiz ve ülkemiz için faydalı olmanın tek yolu: Yeni kurallar oluşturmak

Çimen
Çimen genellikle evlerin önünde ve parkalrda karşılaştığımız bir olaydır. 1850 yılında İngiltere’de kullanılmaya başlanması sonrasında dünyaya yayılmıştır. Peki neden çimen ekilir: Oranın değerlendirildiği, israf edilmediği imajını vermek için. Şirketlerin çimenlik ihtiyacı olmamalı ve o alanları mutlaka verimli bir şekilde doldurmalıdırlar.

Şirket içi maksimum
Herkes işyerinde sıfırsan başlar, bir şeyler başarırı, kendini gösterir ve giderek yükselir. Fakat her şirkette o kişi için bir “şirket içi maksimum noktası” vardır. Eğer şirket büyürse bu maksimum noktada yükseleceği için şirketle beraber çalışanın da yükselmesi mümkündür. Birçok kişi şirket içi maksimumdayken pes eder ve başka iş aramaya başlar. Halbuki işi ve şirketi daha yukarıya çıkaracak bir strateji geliştirmek şeklinde yön değiştirmek çok daha kolaydır. Burada hedeflenmesi gereken şirket içi maksimumdan “büyük maksimum” diyebileceğimiz sektör ya da alanın en iyisi olmaya yönelmektir.

Ne olacak o zaman?
Hergün birçok seçim yaparız. Olumlu düşünmeyi, aktif olmayı, iyi birşeyler yapmayı seçin. Bu sadece bir seçim meselesi. Neyi istiyorsanız onu seçersiniz. Herşeyi değiştirebileceğinizi unutmayın. Ve şu soruyu sorun: Neden daha iyi olmasın?

Farzedinki;
Bilgisayarınız çok hızlı
Her yerden her şekilde internet erişimi bedava
Bağlantı hızları çok yüksek
Herkesin taşıyabileceği bir küçük bilgisayarı var
Herşeyin fiyatı çok ucuzlamış
İşe alma yaşı 40’a kadar çıkmış
İşe girerken askerlik şartı kalkmış
Hamilelere 1 yıl ücretli izin başlamış

 
Toplam blog
: 578
: 5372
Kayıt tarihi
: 23.06.06
 
 

Superonline danışmanlık, İktisat Bankası' nda ilk palm bankacılığı uygulaması, 5 yıl Garanti E-Ticar..