Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Temmuz '10

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Saniye saniye

Bugün bahsetmek istediğim konu, bence herkesin ortak derdidir. Dikkat çekmemesine imkan yok, çünkü haberciler neredeyse dilimize bu kelimeleri "intihar komandoları gibi" yerleştirdiler. Haber sunulurken duyduğumda inanın çok rahatsız oluyorum. TV haberlerinden bahsediyorum ve hiçbir haber kanalını ayırmadan tamamı için şikayetçi oluyorum.

Nedir bu kelimeler?

İlk sırada "şok şok şok !"

Türkçe olmayan bu kelime dilimize girdi ama nedir bu "şok" enflasyonu anlamak mümkün değil. Şok kelimesinin anlamını bilmeyen yoktur. İnsanın başına ansızın gelebilecek, en beklenilmeyen anda sizi sarsacak ya da çarpacak herhangi bir olaydır. Peki bu kelimeyi haberciler nasıl kullanıyorlar? En basit bir örnek verelim. "Şok...Sayın seyirciler az önce filan sanatçıyı gizlediği erkek arkadaşı ile yakaladık!" İnanın bu şok haberlerin çok çok azı bizi yeterince ilgilendiriyordur. Ben şok habere bir örnek verebilirim: Rahmetli sayın Turgut ÖZAL'ın ani ölüm haberi bu millet için şok bir haberdi.

Başka...

"Az sonra..." kelimeleri... Bu kelimelerin de Türk TV'leri sayesinde yaklaşık yarım saatlik bir süreye denk düştüğünü öğrenmiş bulunuyoruz.

"Kısa bir ara veriyoruz..." Yaklaşık yirmi dakika demektir.

"Tam da şu anda..." Anlatan muhabirlerimiz anlatmıyor yaşıyorlar sanki!

"Güvenlik kamerasına an be an yakalandı..." Yani nasıl?

"Olay anı saniye saniye görüntülendi..." Allah aşkına başka türlü bir çekim metodu var da biz mi bilmiyoruz?

Yine haber kanallarında herkesin dikkatini çekiyordur, bir haberin nasıl parçalanıp tekrar tekrar verildiği... Bir olay, görüntüler eşliğinde anlatılırken o görüntü ve konuşma o kadar başa ve sona sarılıyor, o kadar çok tekrar tekrar tekrar veriliyor ki insanın habere konsantrasyonu dağılıyor. İşin kötü yanı hangi haber kanalına geçseniz, kopyalanmış gibi aynı kurgularda haber sunumları ile karşılaşıyorsunuz.

Haber muhabirlerinin yaptıkları genel yalnışlardan biri daha var. Bir haber konusu ellerine geçmiş ve röpörtaja gidilmiş. İnsanlarla konuşuluyor, çekimler yapılıyor. Bu insanlar bir şeylerden şikayetçi ve bunu ekranlardan izliyoruz. Hepsi güzel ama şikayet edilen karşı tarafla da niye konuşulmuyor? Habercilik bu değildir. Bir şikayet konusu varsa bunun karşısında kalan tarafın da haber konusu olabilecek şikayetleri muhakkak vardır. Neden karşı taraf da bulunup haberler tamamlanmaz? Türk Televizyon ve hatta gazete haberciliği iki taraflı haber yapmadığı için benim gözümde hep sınıfta kalan tembel bir talebeden başka birşey değildir. Nadir de olsa bahsettiğim şekilde haberler yapılıyor, ama karşı tarafı suçlamalı haberlerde bence bu ikiz haber konusuna dikkat edilmesi gerekir.

Hiç olmazsa haber programlarından bezdirmesinler bizi. Sizlerden isteğim budur.

 
Toplam blog
: 41
: 864
Kayıt tarihi
: 29.06.10
 
 

1959 Artvin Arhavi doğumluyum. İnşaat Mühendisiyim. Trabzonsporluyum. Ailesine, büyüklerine ve va..