Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Mayıs '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Şans melekleri var mı?..

Şans melekleri var mı?..
 

14.5 milyon ytl kazanmak kim istemez?.. Hemen başlar zihinler refah ve lüks dolu hayaller kurmaya.. Boğaza nazır evler, Ferrari marka arabalar, yatlar, katlar, lüks tatiller, mavi turlar.. Hepsi bir kenara da istediğini alabilme gücü, paranın insana kattığı o dünyaları ben yarattım havası var ya.. Filmlerde cık cık yaparak izlediğimiz çoğu zaman, ama yüreğimizin bir yanıyla da doğruluğunu yadsıyamadığımız şu tirad: "Para her şeyi satın alır.. " Alır mı? Orası bu yazının konusu değil. Konu paranın adaleti şans melekleriyle mi korunuyor, kimdir bu melekler ve neden bizim omzumuza konmuyor?..

Bir sürü sayısal istatistik, varsayım, hatta yazılan kitaplar bile var lotoda ikramiye tutturmak üstüne. Oysa sanmıyorum ki yeryüzünde bunlardan faydalanarak ikramiye kazandığını iddia edebilecek tek insan olsun. Çünkü şans, istatistiklerle, evrensel doğruların belirlediği matematiksel kuramlarla, adını yeni duyduğunuz bir yazarın ya da daha önceden ikramiye kazanmış birilerinin demesiyle size musallat olacak türden bir büyü değil ne yazık ki. Tamamen doğal yollardan ve belki de siz peşine düşmeseniz de her şeyin yaratıcısı ve ilahi irade sahibi tarafından sizin peşinize takılmasına karar verilen bir tılsım. Bilimle uzaktan yakından alakası olmayan bir olgunun bilimin belkemiği matematikle açıklanması kadar zorlayıcı bir şey olamaz herhalde.

Gelgelelim ülkemiz de dünyanın bir çok ülkesi gibi milli piyango faslını çoktan aşmış durumda. Artık elle oynama zahmetine bile katlanılmayıp, “makineye iki kolon lütfen” cümlesi türevleriyle basitçe ifade edilebilecek isteklerle oynanabilecek şans oyunları bünyemizde yer etmiş durumda. “Neden oynuyoruz?” sorusunun cevabı çok basit. Bakın yıllar boyu sözlerini ezberleyip her yılbaşı mırıldandığımız şarkıda gizli cevabı: “Çıkmaz demeyin, şansınızı deneyin”.

Milyonda bilmem kaç ihtimal olan şansımızı ister makineyle ister elle pembe renkli bir kupon üzerinde sırayla dizilmiş sayıların üstünü çizerken yakalamaya çalışalım, çekiliş sonlarında yat kat hayallerini bir kenara bırakıp gerçek yaşama dönenlerimiz çoğunlukta şüphesiz. Bir başka sefere ertelenen şans bekçiliği neyse de ikramiyeyi kazanan kişiyi kıskanmak da loto müdavimlerinin hepsinin içinde gizli olan duygudur şüphesiz. Çünkü bu içinde isyan ve haksızlığa uğramışlık hissi veren bir olgudur. İçinizde şu cümle yankılanır durur: “Neden ben değil de o?”. Cevabı çok basittir aslında, sen değilsindir çünkü hayat onu seçmiştir. Ve belki de o uzaktan kıskandığın, 15 milyon ytl’nin sefasını değil cefasını çekecektir. O kıskandığın belki de ilerde bir yerde karşına çıkacak ve senin elindeki küçük şeylerle mutlu olduğunu görünce, bir zamanlar sana benzeyen kendini kaç mavi kağıt arasında unuttuğunu anlamaya çalışacaktır. Belki de en doğrusu, boğaz manzaralı bir yalının süslü penceresinden huzursuz gözlerle bakmak yerine, tek göz bir odanın buğulu camından baharı selamlamaktır.

Ama unutmayın yine de, şans göreceli ve pek çokları için de umulmadık bir anda ortaya çıkıveren bir kavramdır. Ne demişler:

Çıkmaz demeyin,
Şansınızı deneyin,
Omzunuza konan güvercini,
Sakın görmezden gelmeyin!

 
Toplam blog
: 11
: 1114
Kayıt tarihi
: 12.06.07
 
 

Doğma büyüme Ankaralı, tiyatro, sinema, spor, olmadan yaşayamayan, tasarıma meraklı, fanatik bir Fen..